30 Ocak 2016
Rifat Serdaroğlu
Cumhur’un Başı Erdoğan, Milliyet Gazetesinin “Rize-Karadeniz” ekine köşe yazarı oldu. Huysuz ve hadsiz muhalefet sözcüleri hemen lafı yapıştırdılar; “O, zaten çoktan köşe olmuştu! Evinde çerez niyetine 1 Milyar Avro bulunduran adam köşe olmaz mı? Onun her tarafı köşe zaten! Yazar olsa ne olur, olmasa ne olur! Ondan olsa olsa “Patron” olur” diye konuşmaya başladılar…
Dün gibi hatırlıyorum;
Milliyet Gazetesinde, AKP ile Öcalan arasında yapılan gizli görüşmenin zabıtları yayınlanmıştı. “Öcalan ile görüştüğümüzü iddia eden şerefsizdir” diyen Erdoğan’ın foyasının ortaya çıkması, onu çok sinirlendirmişti!
Sinirleri tepesine vuran Erdoğan, telefona sarılıp adaşı Demirören’e “Duman ettiniz her tarafı, rezil ettiniz beni” diye bağırınca, Demirören; “Üzdük mü seni PATRON” demiş daha sonra ağlayarak, “Hayatımda hiç kimse bana böyle hakaret etmedi, çok ağladım” demişti!
İşte bu gazetenin ekine köşe yazarı olarak katılan Erdoğan, herkesi Rize’ye davet etti. “Hemşerilerim adeta Evliya Çelebi’nin torunu gibiler. Rizelilerin bir başka özelliği de, maneviyatlarının kuvvetli oluşudur” deyip, diğer 80 İl’imizi “maneviyatları düşük iller olarak ilan etmiş oldu!
Köşe yazısında haber, bilgi, aydınlatma yoktu ama köşe yazarı Cumhur’un Başı olunca, “Ağlayan Erdoğan’ın” gazete yönetimi, bir fırça daha yememek için haberi birinci sayfadan verdi! Vatana, millete hayırlı, uluslararası basına da kapak olsun!
Değerli Okurlar;
Bazen düşünüyorum da, acaba Cumhur’un Başı’nı eleştirmekle hata mı yapıyorum?
Baksanıza, hem Reis, hem Patron, hem Rizeli, hem Kasımpaşalı, hem Başbakan, hem Genel Başkan, hem Öcalan-Barzani ikilisinin en iyi dostu, hem terörle mücadele kahramanı, hem Habur rezaletinin mimarı hem de Özel Tim Komutanı, hem Savcı hem Yargıç, hem dünya lideri hem topçu! İki elinde binbir maharet var!
Cumhur’un Başı, dün Cuma Namazı çıkışında öyle şeyler söyledi ki, başka birinin söylemesi olası değil! “İmralı’da terörist başına verilen yaşam şartları dünyada kimseye verilmemiştir” dedi! Yetinmedi, Leyla Zana için, “Önce şunu söyleyeyim, burada birinci derecede bir defa yeminini etmesi lazım. Parlamentoda yemini yapmadıktan sonra zaten böyle bir kabul söz konusu olmaz” diye ekledi!
Kimde var böyle yönetici?
Öcalan’a İmralı’daki villa hayatını sağlayan kim? Elbette kendisi!
Peki, şikâyet eden kim? Tabii ki yine kendisi!
Leyla Zana, önce yemin etsin sonra görüşürüm, demiş Cumhur’un Başı!
Mardin’de bir söz vardır; “Tavuk poposu tövbe tutmazmış!”
Yemin eden HDP’ lilerden hangisi yeminini tuttu ki, Zana tutsun?
Bunların büüvvvt dedikleri keçi olsa, dağlar-taşlar keçi dolardı!
Şimdi bir kez daha soruyorum;
Kimde var böyle komple yönetici, ha kimde var? Başkan yapıverin gari…
Sağlık ve başarı dileklerimle