ASPENDOS * Apronda deve kestiler, hosteslere fes giydirmeye kalktılar, Apollon Tapınağı’na çimentoyla merdiven yapmalarının neresi tuhaf?

Sözcü
Yılmaz Özdil
yozdil@sozcu.com.tr
4 Ekim 2015

Aspendos
Geleceğimizin vizyonu TÜBİTAK’a hayvanat bahçesinden yönetici atanıyorsa… Geçmişimizin yansıması Aspendos’a mutfak mermeri döşenmesi anormal midir?

Şehir tiyatrolarının başına güreş hakemi getirdiler birader… Aspendos’a fayans döşemediklerine şükret.

Apronda deve kestiler, hosteslere fes giydirmeye kalktılar, Apollon Tapınağı’na çimentoyla merdiven yapmalarının neresi tuhaf?

Camideki imamlar, öğretmen oldu. Beden eğitimi öğretmenini, başhekim olarak atadılar. Erzurum Kongresi’nin yapıldığı müze binada, Atatürk’ün odasına duşakabin koymaları acayip midir?

Cumhurbaşkanlığı muhafız alayına bornoz giydirip, Hun imparatorluğunun kafasına alüminyum tencere geçiriliyorsa… Cep telefonuyla selfie çeken şehzade heykeli dikip, Antiphellos antik tiyatrosunun zeminine beton dökmelerinde şaşılacak ne var?

Emniyet müdürünü kültür bakanı yaptılar, kültür bakanlığı müsteşarını milli savunma bakanı yaptılar. E vaziyet böyleyken… “İnşaat” mühendisi “orman” bakanımızın “Allianoi diye bir yer yoktur, uydurmuşlar” demesi, gayet normal değil midir?

İETT’nin otobüs müdürünü, devlet demiryollarına genel müdür yaptılar, trene “Piri Reis” adını koydu! Dünya tarihinde ilk kez trene denizci adı verilen ülkede… Beş bin senelik Aşkar Höyüğü’ne belediyenin hizmeti diye süs havuzu yapmazlar mı?

Dolmabahçe Sarayı’nı adeta mobilya mağazası gibi gezen först leydimiz Hayrünnisanım, koltuk-sehpa gibi 35 parça eşyayı beğenip, Çankaya Köşkü’ne gönderilmelerini istediyse… Topkapı Sarayı müdürünün, Üçüncü Selim’in tahtını lojmanına taşıtması yadırganmalı mıdır?

8 bin 500 senelik seramiklere “çanak çömlek” diyen kişiye “asrın lideri” deniyorsa… 2 bin 800 senelik Mryleia antik kentinin üstüne alışveriş merkezi kondurulması, fıtrata ters midir?

Özetle.

Aspendos’a mutfak mermeri döşenmesi neyse…
Çağdaşlığa, Atatürk aydınlanmasına AKP’nin monte edilmesi de odur.

İki bin sene bile geçse, asla orijinaline yakışmayacaktır, sırıtacaktır.

http://www.sozcu.com.tr/2015/yazarlar/yilmaz-ozdil/aspendos-950108/

This entry was posted in Yılmaz Özdil. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *