Yılmaz Özdil
yozdil@sozcu.com.tr
19 Haziran 2015
Sözcü
Demokrasi için Baba’yı almak lazım
Modern gazeteciliğin kurucularından olan İngiliz yazara “gazetecilik nedir?” diye sormuşlar… “Genel itibariyle Lord Jones’un yaşadığından haberi olmayan insanlara ‘Lord Jones öldü’ demekten ibarettir” demiş.
*
Demirel, rahmetli Lord Jones’dur.
*
Çünkü, Türkiye’nin ortanca yaşı 28’dir. Nüfusun yarısı 28 yaşından küçüktür. 12 Eylül darbesi mesela… Bugünkü nüfusun üçte ikisi o tarihte henüz doğmamıştı. Demirel’le Ecevit’in Hacivat-Karagöz oldukları dönemde, şimdiki çocukların anne-babaları bile çocuktu.
*
Dolayısıyla, gençlerimiz açısından, Süleyman Demirel’in ölmesiyle Kazım Karabekir’in ölmesi arasında pek bi fark yoktur. İsmini duymuşlardır, hepsi odur.
*
Halbuki…
Hayati derecede önemlidir.
*
CHP, Ecevit’in mirasçısı.
MHP, Türkeş’in mirasçısı.
Saadet, Erbakan’ın mirasçısı.
AKP desen, Özal’ı sahipleniyor.
Bi tek kimi alan yok?
Baba’yı!
*
Kasket’i giyen var.
Takke’yi giyen var.
Börk’ü giyen var.
Hatta, fes giyen var, poşu giyen var.
Şapka boşta…
Temel sorun budur.
*
(“İki koyun güdemeyenlere oy vermeyin” diyenlerin alkışlandığı ülkede… Büyük karizmaydı Çoban Sülü.)
*
Kenara çekildiğinde yarattığı boşluk, kara delik gibi, Türkiye’yi yuttu.
Takke-kasket, börk-poşu tahterevallisiyle, istersen 100 kere seçim yap. Şapka’yı giyen bulunmazsa, sıklet merkezleri değişmeyecektir.