Emre Kongar
ekongar@cumhuriyet.com.tr
18 Haziran 2015 Perşembe
Cumhuriyet
Demirel’i nasıl bilirdiniz?
Ölünün arkasından kötü konuşulmaz!
Zaten onu kişisel olarak tanıyıp da sevmemek olanaksızdı…
Keşke ben de onu sadece kişisel olarak tanımış ve yalnızca müsteşar olarak birlikte çalışmış olsaydım.
Bayar-Menderes ikilisinin ipoteğinden kurtulmaya çalışırken Bayar’ı kızdırmıştı…Ferruh Bozbeyli’nin Bayar’ın desteğiyle giriştiği Demokratik Parti hareketi ile 1973 seçimlerinde birinciliği ve başbakanlığı Ecevit’e kaptırınca, 1975’te kurduğu “Birinci Milliyetçi Cephe” hükümeti ile eski geleneksel dinci-milliyetçi-anti komünistneoliberal çizgiye geri döndü.(Aslında pek de fazla sapmamıştı ya!)
Müthiş bir bellek…
Hatırşinas bir kişilik…
Atatürk Cumhuriyeti’nin çobanlıktan Başbakanlığa ve Cumhurbaşkanlığı’na taşıdığı babacan bir köylü.
Bir askeri darbe sonrasında iktidar olan, iki kez askeri darbelerle iktidardan indirilen, bir kez de askerlerle işbirliği yapıp askeri darbeyi önleyen bir politikacı.
“Sokaklar yürümekle aşınmaz” diyecek kadar demokrat…
“Benzin vardı da ben mi içtim” diyecek kadar polemikçi…
“TRT’yi kontrol etmek için hükümet olmaya değer” diyecek kadar manipülatif.
Türkiye’yi bugünlerdeki bunalıma iki temel süreç getirmiştir:
Güya “kentleşme” adı altında, gecekondulaşma…
Güya “eğitim seferberliği” adı altında, dinci eğitim.
Ne yazık ki, ikisinin de arkasındaki en büyük katkı Demirel’indir.
Türkiye’nin en büyük yatırımcı lideriydi…
Barajlar, fabrikalar, GAP…
Sovyetler Birliği’nden alınan destekle beş büyük sanayi tesisi…
Tarımda makineleşme, toplumsal hareketlilik, köyden kente göç…
Bunlara karşılık, endüstrileşmenin toplumsal boyutunun ihmali; köylülerin kente ihracı ama kentlileştirilememesi, kentlerin köylüleştirilmesi!
Bir de günümüzle mukayese için son bir not daha:
Onun zamanında yolsuzluk haberleri yapanlara dokunulmaz, yolsuzluk yapanlar yargılanıp hapse atılırdı…Bugün ise yolsuzlukları yazanlar mahkemeye veriliyor, hapse de “darbeci” diye, yolsuzluk soruşturması yapanlar atılıyor!