ZULÜM DÖNEMİ HA! *** DİN İNANÇ VE DİNE AYKIRI DAVRANMAK “Badem Takımının 13 yıllık tek başına iktidarlarının sonunda “Yeni Türkiye” adını verdikleri dönem ise, kendileri için “Karun Dönemi”, Türk Milleti için “Zulüm Dönemi” oldu”

02 Mayıs 2015
Rifat Serdaroğlu

ZULÜM DÖNEMİ HA!

Badem Takımının akıl hocaları, tüm Cumhuriyet Dönemine “Zulüm Dönemi” der. Sizce nasıl bir zulüm dönemidir, bu Cumhuriyet Dönemi?

-Bir tek fert olsun, kimsenin ibadeti engellendi mi?
-Dinini öğrenmek isteyenin önü mü kesildi?
-Cami yapımı mı yasaklandı?
-Resmi Kur’an Kursları sürekli açık değil miydi?
-İmam Hatip Okulları, İlahiyat Fakülteleri açık değiller miydi?

Bunların hepsi gerçektir. O zaman bu sepet bademler niçin “Zulüm Dönemi” derler?

–Müslümanları soymak, avantadan yaşamak,
-Askerlik yapmamak, vergi vermemek gibi kendilerine Osmanlı tarafından verilen haklar, ellerinden alındığı için Cumhuriyet Dönemine zulüm Dönemi derler.
-Küçücük beyinleri zehirlemeleri, ufacık çocukları taciz etmeleri engellendiği için zulüm dönemi derler.
-Şer’i Hukuktan, Pozitif Hukuka geçildiği için zulüm dönemi derler.
-Türk insanının Tebaa olmaktan, kul olmaktan kurtarıldığı, onurlu ve eşit Vatandaş olmasını sağladığı için Cumhuriyet Dönemine, “Zulüm Dönemi” derler.

İşin özü, insanların üzerindeki bittiği ve mamaları kesildiği için zulüm dönemi derler.

Bugünkü AKP-PKK, yani Erdoğan-Öcalan işbirliğinin tıpatıp aynısını, Cumhuriyet Döneminde devlete karşı yapılan 28 adet silahlı kalkışmada görebilirsiniz.

Tüm bu silahlı kalkışmalarda suçsuz insanlarımızın ölmelerine, Kürtçü-Bölücüler ile Şeriatçılar birlikte sorumludurlar.İngilizlerin-Fransızların kucağına Ermeni çeteleriyle beraberce oturan bu densizler, sadece kendi menfaatleri kaybolmasın diye, kutsal dinimiz İslam’ı  kullanıp, insanlarımızı Allah ile kandırmaya cüret etmişlerdir.

Söz kendilerine verildiğinde; “Müslüman olduğumuz için eziyet görüyoruz” derler. Lütfen herkes kendi vicdanında şu soruları yanıtlasın;

Müslüman insan HIRSIZ olur mu? Müslüman insan suçsuz kişilere KUMPAS kurup özgürlüklerini çalar mı? Müslüman insan cinayet işler mi?
Müslüman insan kendi devletini satar mı? Bunlar Müslüman olabilirler mi?

Badem Takımının 13 yıllık tek başına iktidarlarının sonunda “Yeni Türkiye” adını verdikleri dönem ise, kendileri için “Karun Dönemi”, Türk Milleti için
“Zulüm Dönemi” oldu.  Gerçek zulüm dönemini esas şimdi yaşıyoruz…

Cezaevlerinde yeni adıyla “Erdoğan Koğuşları” açılmaya başladı.
Kim, Erdoğan’ın aleyhine konuşuyor, doğru cezaevindeki Erdoğan koğuşuna!
Yargıçlar Yargıçları, Savcılar Yargıçları yargılayıp hapse atıyorlar.
Cumhur’un Başı’ nın oğlu-kızı-damadı-akrabaları devletin olanaklarını istismar ediyorlar.

Türkiye, dışarda yalnız kaldı. Çevremizde gerçek dostluk ilişkisi içinde olduğumuz komşumuz var mı?  TC Devletinin, Irak-Suriye-Mısır-Libya’da Büyükelçisi var mı?

Anayasa, Cumhur’un Başı tarafından her gün fiili olarak çiğneniyor.  Kendi kendini inkâr eden atanmış bir Başbakan var.Hırsızlık-yolsuzluk-rüşvet, devletin en tepelerini sarmış ama bunlardan daha fecisi, devleti yönetenlerde utanmak-arlanmak-Allah korkusu kalmamış…

Eskiden Cemaatin tetikçiliğini yapan, şimdi de AKP’ nin yalakalığına soyunan kandırılmış Mahmut Övür adlı gazeteci, kendisine sorulan; “Türkiye’ de Havuz Medyası var mı, yok mu? Bu medya nereden besleniyor?” sorusuna bakın nasıl terbiyesizce yanıt veriyor;

O Havuzun suyunu içiririm sana! Böyle konuşmayın. Öteki tarafta hırsızlık medyası var…” Bunlar ülkeyi iyi yönettiklerini söylemezler mi, insanın aklını kaçırası geliyor.

“Temel, asker arkadaşının daveti üzerine İzmir’e gelmiş. Kordonda gezerlerken, Bergama Efelerinin ‘Serenler Zeybeği” oynadığını görürler. Temel, zeybeği ve efeler arasındaki uyumu dikkatle izler…  Arkadaşı sorar; Nasıl buldun Temel, güzel oynuyorlar değil mi?
Karadeniz’in çok hareketli oyunlarına alışık olan Temel, yanıt verir;
‘Ula uşağum, bu kadar uzun düşündükten sonra bende oynarum, ne var ki?”

Eğer ülke böyle yönetilecek ve bu yönetim “başarı” olarak gösterilecekse, sokaktan ilk yakaladığınız kişiyi alın, ülkenin başına getirin, Temel’in dediği gibi, o daha yönetecektir…

Unutulmaması gereken en önemli konu ise, her zulüm döneminden sonra dikta heveslilerinin, faşist bozuntularının, El-Kaide müritlerinin “HESAP VERME” dönemi başlayacağıdır. Dünyanın kuralı budur.  7 Haziran’da zulüm dönemi bitecek, zalimlerin-hırsızların hesap verme dönemi başlayacaktır…

Sağlık ve başarı dileklerimle

http://rifatserdaroglu.com/2015/05/02/zulum-donemi-ha/

This entry was posted in İrtica, Politika ve Gundem, Rifat SERDAROĞLU yazıları, YOLSUZLUKLAR. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *