Aykut Küçükkaya
Cumhuriyet
15 Mayıs 2015 Cuma
Yolsuzluk dosyaları itinayla kapatılır
Türkiye’nin gözleri önünde Deniz Feneri ve 17 Aralık dosyasının üstü aynı yöntemlerle örtüldü. İşte aşama aşama aklama operasyonu.
17-25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarının takipsizlik kararıyla üstünün örtülmesinin ardından kamuoyunda ‘yüzyılın bağış yolsuzluğu’ olarak bilinen Deniz Feneri e.V bağlantılı davanın Türkiye ayağı da beraatla kapatıldı.
Ucu AKP’ye dokunan yolsuzluk dosyalarının kapatılma süreçleri incelendiğinde ‘Deniz Feneri ve 17 Aralık dosyalarının birbirine benzer yöntemlerle üstünün örtüldüğü’ ortaya çıkıyor. Deniz Feneri e.V bağlantılı soruşturmanın Türkiye ayağındaki dava süreci ile 17 Aralık ‘yolsuzluk ve rüşvet’ soruşturmasında yaşananlar 6 maddede özetle şöyle:
DENİZ FENERİ
1 Savcılar görevden alındı Deniz Feneri e.V. bağlantılı soruşturmanın Türkiye ayağının başındaki en önemli isim Cumhuriyet Savcısı Nadi Türkaslan’dı. Dönemin Ankara Basın Savcısı, Almanya’nın asıl failler diye nitelediği isimlere operasyonu başlatınca ilk önce soruşturmadan el çektirildi. Türkaslan’la birlikte Mehmet Tamöz ve Abdulvahap Yaren de Ankara Başsavcılığı tarafından soruşturmadaki görevlerinden alındı.
2 Malvarlıkları üzerindeki tedbirler kaldırıldı Savcılar yargılanırken soruşturma kapsamında tutuklanan ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen isimler Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman ve eski RTÜK Başkanı Zahid Akman’ın da aralarında bulunduğu isimlerin malvarlıklarına konulan tedbir kaldırıldı.
3 Tutuklular serbest kaldı “Uzun tutukluluk” gerekçesiyle (yaklaşık 100 gün) Karaman, Akman ve diğer zanlılar serbest bırakılır.
4 Suç vasfı değiştirildi Görevden alınan savcıların ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçlaması yeni savcılarla ‘güveni kötüye kullanma’ya dönüştürülür.
5 Savcılar yargılandı Türkaslan önce Basın Bürosu’ndan sürüldü, sanıklardan önce Yargıtay’da yargılandı. Savcılar Tamöz, Yaren ve Türkaslan suçlamalardan beraat etti.
6 Beraatla dosya kapatıldı Erdoğan’a yakınlıklarıyla bilinen Karaman ve Akman’ın da aralarında bulunduğu sanıklar beraat eder.
17-25 ARALIK
1 Savcılara el çektirildi 17- 25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarını başlatan savcılara soruşturmadan el çektirildi.
2 Tutuklu isimler serbest kaldı Aralarında bakan çocuklarının da bulunduğu isimler sırayla serbest bırakıldı.
3 Malvarlıkları üzerindeki tedbir kaldırıldı Tutuklanan bakan çocukları ve işadamlarının malvarlıkları üzerindeki tedbir kaldırıldı. İşadamı Rıza Sarraf’ın adamlarının adli emanetteki milyonlarca avroyu bavulla alması kamuoyunda büyük yankı yarattı.
4 Suç bulunamadı Yeni atanan savcılar soruşturmayı jet hızıyla tamamlayıp 17- 25 Aralık’ta suç unsuruna rastlamadı.
5 Savcılar ihraç edildi Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Dairesi, savcılar Zekeriya Öz, Celal Kara, Muammer Akkaş, Mehmet Yüzgeç ile hâkim Süleyman Karaçöl’ün meslekten ihracına karar verdi. Bu isimler de tıpkı Deniz Feneri’ni başlatan savcılar gibi Yargıtay’da yargılanacak.
6 Dosya takipsizlikle kapatıldı Hükümetin 4 bakanının ve bakan çocuklarının şüpheli olduğu 17-25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarının tamamı takipsizlik kararıyla kapatılır. *1*
cumhuriyet.com.tr
13 Mayıs 2015 Çarşamba
‘Deniz Feneri’ni akladılar! Suçlu çıkmadı
Almanya’daki “Deniz Feneri E.V” ile bağlantılı olarak İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava karara bağlandı. Mahkeme, 20 sanıktan hiçbirine ceza vermedi.. Bazı sanıklar için “Beraat” bazı sanıklar için de “Davanın düşürülmesi” kararları verildi.
Sanıklar arasında yer alan eski RTÜK Başkanı Zahid Akman hakkında, “Güveni kötüye kullanma” ve “Özel belgede sahtecilik’ suçlarından “zaman aşımı” dolayısıyla davanın düşürülmesi kararı verilirken, Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman hakkında ise “Güveni kötüye kullanma” ve “Özel belgede sahtecilik” suçlarından beraat kararı verildi.
SAVCI MÜTALAASINI TEKRAR ETTİ
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda bulunan 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuksuz sanıklar Zahid Akman, Ömer Zahit Karaman, İzzet Kurum, İsmail Karahan, Mehmet Gürhan, Gökhan Gürbüz, Firdevsi Ermiş, Erdoğan Kara, Ahmet Coşar ve Ali Solak hazır bulundu. Diğer sanıklar ise duruşmaya katılmadı.
Duruşma savcısı, önceki celsedeki mütalaasında açıkladığı 18 sanık hakkında beraat talebi ile 2 sanık hakkında ‘resmi belgede sahtecilik’ suçundan istediği ceza talebini yineledi. Sanıklar ve avukatları da, yaptıkları savunmada, savcılık mütalaasına katıldıklarını belirterek beraat talebinde bulundu.
‘ALMANYA’DAKİ DAVA SİYASİ NEDENLERLE AÇILDI’
Kendisi ve eşi hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan istenen ceza talebine karşı olduğunu ifade eden sanık Mehmet Gürhan ise önceki celselerde dile getirdiği savunmasını tekrar etti.Gürhan, “Almanya’daki dava siyasi nedenlerle açıldı. Almanya’da cezaevinde kaldığım süre içinde bazı kesim tarafından bana baskı yapılarak, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da bu işin içine katmaya çalıştılar. Bunları kabul etmediğim için hakkımda bu dava açıldı” diye konuştu.
Sanıklara son sözlerinin sorulmasının ardından, Mahkeme Heyeti karar vermek üzere duruşmaya ara verdi.
KARAR…
4 saatlik aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuksuz 20 sanık hakkında açılan “Özel belgede sahtecilik” ve “Güveni kötüye kullanmak” suçlarından hiçbir sanığa ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti.
Bazı sanıklar hakkında, bu suçlardan zaman aşımından dolayı davanın düşürülmesi kararı verilirken, bazı sanıklar için ise beraat kararı verildi.
Mahkeme heyeti beraat eden sanıkların tazminat hakkının bulunduğunu da kararına ekledi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Almanya’da yüzyılın yolsuzluğu olarak nitelenen sanıklardan önce soruşturmayı yürüten savcıların yargılandığı Deniz Feneri davasının Türkiye ayağında karar çıktı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Zahid Akman ve Zekeriya Karaman’ın da aralarında bulunduğu 20 şüpheli hakkında hazırladığı iddianame, Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiş, mahkeme heyeti iddianamenin kabulünün ardından dosyayı esastan değerlendirmeye almıştı. Suçlama konusu eylemlere ilişkin yargılama yerinin İstanbul olduğuna kanaat getiren mahkeme, “yetkisizlik” kararı ile dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine hükmetmişti.
Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “yetkisizlik” kararını yerinde gören İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi davanın kendi mahkemelerinde görülmesini karara bağlamıştı. 20 sanığın, “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik ve kamu görevlisinin sahtecilik suçuna iştirak etmek” suçlarından cezalandırılması isteniyordu.
Milyonlarca Euro’luk bağış paralarının usulsüz kullanıldığı iddiasına ilişkin Deniz Feneri yolsuzluğu soruşturmasını yürüten Ankara Cumhuriyet Savcıları Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz, aralarında Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman ile RTÜK eski Zahit Akman’ın da bulunduğu şüphelileri gözaltına almıştı. Dernek paralarının AKP’ye aktarıldığı iddialarının da gündeme geldiği soruşturmada, Akman ve Karaman “örgüt kurmak ve nitelikli dolandırıcılık” suçundan tutuklanınca, savcılar görevden alınmış, şüphelilerin şikayeti üzerine HSYK üç savcı hakkında soruşturma başlatmıştı. *2*
*1* http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/276837/Yolsuzluk_dosyalari_itinayla_kapatilir.html
*2* http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/275859/_Deniz_Feneri_ni_akladilar__Suclu_cikmadi.html