İHANETİN ORTASINDA

Suay Karaman
22 Eylül 2014

İHANETİN ORTASINDA

10 Temmuz 2014 tarihinde AKP, CHP ve HDP’nin oylarıyla TBMM’de kabul edilen 6551 sayılı “Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun”, ülkemizin toprak bütünlüğüne ihanet yasasıdır. Bu yasa ile teröriste silah bıraktırılmayacağı ve terör sona erdirilemeyeceği gibi, Türkiye Cumhuriyeti bir bütün olarak teröre sürüklenecek, terörist ve işbirlikçisi korunacaktır. Kabul edilen bu yasanın sonucunda Türkiye’de ulusal ve üniter devlet örgütlenmesini dağıtma süreci başlayacaktır ve buna bağlı olarak ülkemizde etnik ayrışmalar ve mezhep kopmaları tetiklenecektir. Kısaca bu yasa tam anlamıyla bir ihanet yasasıdır.

16 Temmuz 2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren bu yasanın iptal edilmesi için Anayasa Mahkemesi’ne ya Ana Muhalefet Partisi’nin, ya da 110 milletvekilinin başvurması gerekmekteydi. Ancak süre 17 Eylül 2014 tarihinde doldu ve Anayasa Mahkemesi’ne herhangi bir başvuru yapılmadı.

Kendini ‘milliyetçi’ olarak adlandıran MHP milletvekilleri, bu ihanete ortak olmuşlardır. Bu yasanın Anayasa Mahkemesi’ne gitmesi için, MHP’li milletvekilleri imza vererek, ana muhalefet partisi CHP’yi zorlayabilirlerdi. İşlerine geldikleri zaman Atatürk’ün partisi olduğunu dillendiren CHP yönetimi, ana muhalefet partisi olarak Anayasa Mahkemesi’ne başvurmamış ve ihanete ortak olmuştur. Her fırsatta kendilerinin Atatürkçü olduğunu söyleyen, yurtsever ve ilkeli olarak yorumlayan CHP milletvekilleri de, Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak için imza atmaya cesaret edememişlerdir. Vatan sevgileri ve belki onurları da olmayan suskun, silik ve itaatkar bu milletvekillerinin ihanetin ortasında oldukları tartışma götürmeyen bir gerçektir.

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların yeni eğitim öğretim yılına başlamasıyla birlikte, Güneydoğu’da PKK terör örgütü ve yandaşları Kürtçe eğitim yapmak için kendi okullarını açtılar. Açtıkları bu okulların mühürlenerek kapatılması üzerine, PKK terör örgütü okullara saldırmaya başladı. Bir hafta içinde 25 okul yakan PKK terör örgütüne tepki vermesi gerekenler sessizliğe bürünmüşlerdir.

Bu yaşanan olaylara hükümetten, devletten, TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerden ve milletvekillerinden tepki gelmemesi de ihanetin ortasında ve ihanete ortak olmanın bir göstergesidir. Bu olaylara ve PKK terör örgütüne gösterilen hoşgörüye tepkiyi sadece TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nun CHP’li üyeleri Nur Serter ve Metin Lütfi Baydar vermişlerdir.

Emperyalist güçlerin dayatmasıyla çözüm süreci denilerek, Türkiye’nin çözülerek bölünmesi istenmektedir. Bunun altyapısı hazırlanmıştır ve şimdi sahneye konulmaktadır. Çözüm süreci aldatması yerine ağalık sorununun ortadan kaldırılması ve yapılacak toprak reformu ile kalkınmanın sağlanacağı bilinmekteyken, hiç kimsenin bu konuya değinmemesi de, emperyalizme hizmet amacını taşımaktadır.

Bütün bu olanlara tepki vermeyen milletvekillerinin, artık kendilerini “yurtsever, ulusalcı, milliyetçi” olarak değerlendirmemesi gerekir. Tekrar seçilmek için sessiz kalan cesaretten yoksun bu milletvekilleri ihanetin ortasında ve ihanetin işbirlikçileridirler.

İhanete ses çıkarmayarak, genel başkanlarına itaat eden milletvekillerine oy veren seçmenler, bu ihaneti unutmayacaktır. Dış güçlerin emrindeki muhalefete oy veren seçmenler, bu ihanete ortak olanlara ders vereceklerdir. TBMM’de namus ve şerefleri üzerine ettikleri yemine bağlı kalmayan milletvekillerine oy veren seçmenler, aldatıldıklarını görmüş ve bundan sonra gereğini yapmak üzere bilinçlenecektir. Ülkemizin içine düşürüldüğü bu hazin duruma sessiz kalanları, ihanetin ortasında yer alanları, destek olanları Türk milleti de, seçmenler de, tarih de asla affetmeyecektir.

İlk Kurşun Gazetesi

This entry was posted in SİYASİ PARTİLER, SİYASİ TARİH. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *