HİÇ YAKIŞIK ALMADI

Rifat Serdaroğlu
30 Ağustos 2014

HİÇ YAKIŞIK ALMADI

Haram Havuzundan beslenen AKP Gazetecileri (Gurkalar), televizyonlara koştular, oradan köşelerinde yazdılar; “Aaa valla hiç yakışık almadı, nasıl olur da kitap atılırmış? Olmadı, olmadı.Hele böyle tarihi (!) bir günde hiç yakışık almadı!”

Erdoğan’dan fırça yiyip ağlayan ve yediği vergi kazığı boğazından çıkan patronların gazetelerinde yazan köşe yazarlarının büyük bir kısmı da (Sepetler) televizyon programlarına koştular ve “Doğrusu hiç yakışmadı. Böyle bir günde nasıl olur? Hiç yakışık almadı!” diyerek görevlerini yaptılar.

Sanki Erdoğan’ın, Davutoğlu’nun, Çiçek’in, AKP’li Bakan ve yöneticilerin yaptıkları adaba-usule-geleneklere-terbiyeye ve hukuk devletine hep uygundu da, hep yakışmıştı da!

-IŞİD, kızlara-kadınlara tecavüz ediyor, canlı-canlı kafa kesiyor, bizim hükümet IŞİD’e “terör örgüt” demiyor. Türkiye’nin bu katillere silah ve para verdiği dış basında çarşaf-çarşaf yazılıyor. Bizim gazeteci müsveddelerinde ses var mı? Ne gezer, çünkü IŞİD’in yaptıkları AKP’ye çok yakıştı!

-Yüksek Seçim Kurulu kararları kesindir ve devletin tüm kurumları bu kurumun kararlarına uymak zorundadırlar.15 Ağustos’ta YSK, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlarını derhal yayınlanması emriyle Resmi Gazeteye gönderdi. Yayınlandı mı? Hayır?

Niçin? Erdoğan istemedi de onun için!
Erdoğan kanunların üstünde mi, onun anayasa ve kanunlara uymak gibi bir zorunluluğu yok mu? Bizim gazeteci müsveddelerinden ses çıktı mı? Çıkmaz! Çünkü Erdoğan’ın yaptığı hukuksuzluk ona çok yakıştı!

-İmralı Canisi ile HDP görüşmelerinin tutanakları yayınlandı ve hükümet yalanlayamadı! Öcalan; “100 yıllık sorunu çözüyoruz, kolay mı? Bakanla görüşüp söyleyin, gerekirse 50 yasa çıkaracaklar. PKK, yasadan yararlanıp meşrulaşırmış, evet tabii ki öyle olacak” dedi!

Böylelikle “Yürütme Organına” yani “Bakanlar Kuruluna” kim talimat veriyormuş beraberce öğrendik? Eşbaşkan Apo! Bizim “Gurka” ve “Sepet” gazetecilerden itiraz var mı? Niçin olsun! Yapılan Türkiye Cumhuriyeti Devletine hem yakıştı, hem de yapıştı, değil mi?

-Erdoğan’ın akıl hocası İslamcı-Kürtçü AKP Milletvekili Mehmet Metiner, Radikal Gazetesine şunları söyledi;

“Hiç kuşkusuz amacımız İslami bir devlet kurmaktır ve bu devlet eliyle toplumu İslamileştirmektir. İran’daki gibi bir devrimle de olsa, Pakistan’daki gibi bir askeri darbeyle de olsa fark etmezdi, yeter ki halkın çoğunluğunun Müslüman olduğu bu ülkede İslami bir devlet kurulsun. Ama bizler Türkiye’de diğer ülkelerden farklı olarak bunun ancak parti yoluyla gerçekleşebileceğine inanıyoruz!” “Gurka ve Sepet” gazeteciler bu beyanı görürler mi? Görevi, TC Anayasasını korumak olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı görür mü?

Görmez, göremez. Lâik Türkiye Cumhuriyetine, ne kadar yakıştı değil mi?

-Bizim bir de, Amerika ve İngiltere’de çalışmış fakat bir türlü evlenemeyip evde kalmış, kadın gazetecilerimiz var! Hani süslenip-püslenip tivi lere çıkanlar! Bunlar son seçimde, Selahattin Demirtaş’a oy verdiler ve fedakârca onu desteklediler.Evde kalmış gazetecilerimizin sevgilisi Demirtaş bu konuda ne demiş biliyor musunuz?,
“Hiç yakışık almadı, çirkin bir hareket, kınıyorum!”Öcalan’ın postası, eski gerilla, abileri hala Erbil’de ve Kandil’de PKK adına savaşan, Türk Askerine kurşun sıkan yakışıklı Selahattin de kınayınca hiç eksik kalmadı!

Türk Askerine Molotof-El Bombası-Havan Topu- Kaleş mermisi atılırken, gencecik çocuklar şehit olup toprağa düşerken sesi soluğu çıkmayan yakışıklı Selahattin, bir de Erdoğan’ı TBMM’deki yemin töreninde
“ayakta alkışlayınca” AKP-PKK işbirliği perçinlendi ve birbirlerine yapışıp AKPKK oldular… Bu konuda kalem oynatan biri var mı? AKPKK ne kadar yakıştı di mi?

Sapık adamın biri gencecik bir kıza tecavüz etmiş. Yakalanıp, cezaevine konmuş. Ertesi gün köy kahvesinde olay tartışılmaya başlanmış.Biri, “Aşağılık adam, kızcağızın şalvarını da yırtmış yahu” , diğeri “Pis herif, kızcağızın gömleğini yere sermiş” demiş.Köyün ihtiyarlarından biri dayanamayıp bağırmış;

“Be hey geri zekâlılar, zavallı kızın namusu gitmiş, hayatı kararmış siz hala çul-çaputla uğraşıyorsunuz. Boş dedikodularla uğraşacağınıza, kızınıza niçin sahip çıkmadınız?”

Değerli Okurlar;
Toplumu yönetenler, Anayasa ve Yasalara mutlaka uymak zorundadırlar.Bir ülkede Cumhurbaşkanı-Başbakan-Bakanlar-Milletvekilleri-Devlet Görevlileri Anayasa ve Yasalara uymuyorlarsa, orada kimse “Hukuk Devletinden de, Demokrasiden de bahsedemez.Eyy Türk Milleti, sen demokrasinin namusunu korumayı ne zaman öğreneceksin?

Oldu mu Gurkalar- Sepetler yakıştı mı, yapıştı mı?

30 Ağustos Zafer Bayramınız kutlu olsun. Umarım bu bayramı Türk Milletine armağan eden Büyük Atatürk’e layık bir millet oluruz…

Sağlık ve başarı dileklerimle

30 Ağustos 2014
Rifat Serdaroğlu

This entry was posted in Politika ve Gundem, Rifat SERDAROĞLU yazıları. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *