TBMM BAŞKANINA SORULAR *** Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürüyle aynı konuma gelen TBMM Başkanı

Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürüyle aynı konuma gelen TBMM Başkanı…

29.08.2014
TBMM Başkanlığına

Aşağıdaki sorularımın TBMM Başkanı Sn. Cemil Çiçek tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını İçtüzüğün 100. maddesi gereğince saygıyla talep ederim.

Atilla Kart
CHP Konya Milletvekili

6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanununun ilgili maddeleri, TBMM Başkanına doğrudan sorumluluklar yüklemektedir. Yasanın 4/5. , 14/2 ve 20/1. maddelerinde, açık ve âmir düzenleme getirilmiştir.

Anayasanın 101 ve müteakip maddelerindeki düzenlemelerin gereği olarak, 12. Cumhurbaşkanlığı için, 10 Ağustos tarihinde seçim yapılmıştır. Seçim sonucunda R.T. Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Seçmen, bu Kurucu İradeyi inşa etmiştir. Kurucu İrade, yani “Seçilmiş Cumhurbaşkanı” iradesi, YSK Tarafından 15 Ağustos tarihi itibariyle tevsik edilmiştir. YSK Başkanı, bu belgeyi, 15.08.2014-3719 sayıyla, Anayasal gereği yapılmak üzere saat;18.00’de, TBMM Başkanlık Makamında kamuoyunun huzurunda Siz’e teslim etmiştir.

Buna göre, Anayasanın 101/son, Cumhurbaşkanı Seçimi Kanununun 4/5, 14/2, 20/1, 24. maddeleri uyarınca ; 15 Ağustos tarihi itibariyle Başbakanlık ve AKP Genel Başkanlık Makamı anayasal olarak ve re’sen boşalmış olmakla ; bu durumun yasal ve anayasal sonuçlarının hemen yerine getirilmesi gerekirken; Anayasal Kurumlarımızın işlevini kaybetmiş olması sebebiyle ; Türkiye’de 16 Ağustos’tan bu yana, Devlet yönetiminde “fiili bir durum” doğmuştur. Türkiye, bu tarih itibariyle ve “Seçilmiş Cumhurbaşkanı” eliyle, Kanunsuz Emir ve Talimatlarla yönetilmektedir.

TBMM Başkanının ; hiçbir talep ve başvuruya tâbi olmadan, anayasal zorunluluk sebebiyle ve re’sen bu durumu TBMM kayıtlarına intikal ettirmesi gerekirken, bu anayasal gerekliliğin yerine getirilmediği bilinmektedir. TBMM Başkanı da, “Kanunsuz Emir ve Talimatları” uygulama konumuna girmiştir. En hafif deyimiyle; Anayasanın 137 ve TCK’nın 257. maddelerini ihlâl eden konumdadır. Anayasal zorunluluklara ve hukuka uymak yerine, AKP’nin ve R.T.Erdoğan’ın kişisel ve siyasi çıkarlarını koruyan “Parti Memuru” konumuna girmiştir.

Kanunsuz Emir ve Talimata uymak suretiyle, Resmi Gazete’deki yayımı engelleyen Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürü ile TBMM Başkanı aynı konuma gelmiştir. Demokrasimiz ve milli irade adına kaygı veren bir tablodan söz ediyoruz.

Anlatımı yapılan bulgu ve değerlendirmeler kapsamında soruyoruz;

(1) 6271 sayılı Yasanın 4/5. maddesi kapsamında, 15 Ağustos tarihi itibariyle Seçilmiş Cumhurbaşkanı konumuna geldiği YSK işlemiyle tevsik edilen R.T.Erdoğan’ın; Milletvekilliği ilişiğinin kesilmesi işlemini 28 Ağustos tarihine kadar neden yapmadınız?

(2) 15 Ağustostan sonra, düşen Hükümet konumuna gelen 61. Hükümet adına 28 Ağustos tarihine kadar TBMM’ye intikal eden tezkerelerin akıbeti nedir?

Bu tezkereler neden iade edilmemiştir?

(3) Anayasal anlamda düşen bir Hükümet söz konusu olmakla, 28 Ağustos tarihinde TBMM’nde, Hükümet’in temsil edilmesine neden göz yumdunuz?

(4) 6271 sayılı Yasanın 14/2. maddesine göre; 15 Ağustos’u müteakip , Seçilmiş Cumhurbaşkanının mal bildiriminin Resmi Gazetede hemen yayımlanması zorunlu olmasına ve bu konudaki yürütme yetkisi ve sorumluluğu TBMM Başkanına ait olmasına rağmen; bu yasal gerekliliği bugüne kadar neden yerine getirmediniz? Mal bildirimini TBMM’nin internet sitesinde neden yayımlatmadınız?

This entry was posted in Politika ve Gundem, SEÇİM - SEÇSİS, SİYASİ TARİH. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *