EMEKLİ GEN.KUR.BAŞKANI İLKER BAŞBUĞ’DAN AÇIKLAMA
Ben İlker Başbuğ bugün özgürüm.
Ve yüce Türk milletine şu açıklamaları yapma ihtiyacı duyuyorum.
1. İki yıldan fazla süredir tutuklu kaldım ve Balyoz Komplosu’nun mağduruyum ama beni mağdur eden tek gücün Cemaat olmadığını, Cemaat ve AKP’nin ortaklaşa kumpasına maruz kaldığımı biliyorum. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın tüm suçu Cemaat’e atıp, kendisini, hükümetini ve partisini temize çıkartmaya çalışmasını ise esefle izliyorum, kimsenin de bu ayak oyununa kanmamasını istiyorum. Beni 2,5 yıldır içeride tutan asıl güç AKP ve Tayyip Erdoğan’dır.
2. Son dönemde paralel yapı denilerek Cemaat’in üzerine gidilmesini desteklemekle birlikte, paralel bir devlet kurduğu apaçık ortada olan KCK ve PKK’nın gözden uzak tutulması konusunda kamuoyunu uyarıyorum, Türkiye’de tek bir paralel devlet yoktur, Cemaat’in dışında PKK’nın ve AKP’nin de birer paralel devleti vardır. Bizim mücadelemiz de bu üç paralel yapının üçüne de karşıdır.
3. Bizi özgür bırakanların hesabı, Ergenekon ve Balyoz davaları ile KCK davasını bir göstermek ise, buna şiddetle karşı çıkarım. Hem PKK’lıların hem de bizlerin, aynı anda salıverilmesi, bize yapılacak en büyük hakarettir. Hele hele bir genel af düşünülüyorsa, PKK’lıları serbest bırakacak her tür girişime karşıyız, tek bir PKK’lının bile serbest bırakılmaması için ben ömrümün sonuna kadar hapiste yatmaya razıyım.
4. Türkiye bir yerel seçimlere giderken, bizlerin serbest bırakılmasını AKP’nin bir seçim malzemesi olarak kullanmasını istemeyiz. Türkiye’nin AKP’den kurtulması için tüm vatandaşlarımızın oy kullanmasını, oylarını AKP karşısındaki en güçlü muhalif partiye vermesini istiyorum. AKP’den kurtulmadıkça bu millet özgür olamaz, bu ordu güçlü olamaz.
5. PKK’nın yasal uzantısı olan partinin özerklik ilan edeceği açıklamalarını kaygı ile izliyorum. Terörist başı ile yapılan görüşmeleri esefle kınıyorum. Binlerce Mehmetçiğimizin şehit olması pahasına verilen terörle mücadelenin, Türkiye’nin bölünmesine yol açacak pazarlık masalarında meze yapılmasını kabul edemem. Terörle müzakere değil mücadele edilmelidir.
6. Türkiye’de son dönemde gündeme gelen yolsuzluk olaylarının üzerinin örtülmemesi gerekir. AKP döneminde TSK’nın bir komutanının tüm rütbelerinin sökülmesiyle sonuçlanan yolsuzluk davasını örnek gösteririz. Başta Başbakan ve ailesi olmak üzere, yolsuzluğa bulaştığı iddia edilen tüm siyasiler, yargı önüne çıkartılmalı ve kendilerini aklamalıdırlar.
Ben İlker Başbuğ olarak, özgür kaldığım bugün bu açıklamayı yapmak zorunda kaldım. Çünkü ben tarihe Tayyip Erdoğan’ın askeri değil Mustafa Kemal’in askeri olarak geçmek isterim!
Eğer bu yazılanlar dışında bir hareketim olursa, beni Tayyip Erdoğan’ın askeri olarak bilin!