Bu belgelere iyi bakın…

Barış Yarkadaş
baris@gercekgundem.com

20 Mart 2014

Bu belgelere iyi bakın…

AKP, seçimi kaybetmemek için her yolu deneyecek… Oyunu bozmak ise sizin elinizde...

Çarşamba gecesi Halk TV’de yayınlanan ”Nereye Gidiyoruz?” adlı programda, Gürkan Hacır ve Azmi Karamahmutoğlu’yla AKP’nin yerel seçimi kaybetmemek için ”her türlü yöntemi” kullanabileceğini ve ”ihtimal dahilindeki senaryolar”ı konuştuk. Programda, AKP’nin yapabileceği siyasi provokasyonların yanı sıra, ”sandık hileleri”ne ilişkin planlarını da deşifre ettik. Dün gece de söylediğim üzere, güvenilir kaynaklar, AKP yönetiminin son bir aydır, enerjisinin önemli bir bölümünü “sandıkta yapabilecekleri hileler”e harcadığını iddia ediyor.

Plana göre, AKP’liler, CHP, MHP ve BDP’lilerin görevlendirme yapamadığı sandıklardaki oyları, pusulalar torbaya konulduktan sonra değiştirmeyi tasarlıyor. Böylece, AKP’nin oylarının yükseltilmesi hedefleniyor.

Bu yüzden, başta CHP’liler olmak üzere, MHP, BDP, TKP, SP, İP, DSP, BTP ve diğer partilere oy verecek tüm yurttaşların, 30 Mart günü sandıkları boş bırakmaması gerekiyor. Sandık başında görev yapacak kişilerin ise “elektrik kesintisi ihtimali”ne karşı yanında fener götürmesi gerekiyor. Oy birleştirme tutanağı yazılırken, imkan olduğu taktirde, birleştirme tutanaklarının fotoğraflarının çekilmesi ve kaydedilmesi de şart… Ayrıca, iş sadece oyları saymakla bitmiyor. Partililer, İlçe Seçim Kurulu önünde de bir bakıma nöbet tutmalı… Oylar Seçim Kurulu’na götürülürken, polis araçlarını mutlaka takip etmeli… Oyların yolda değiştirilebilmesinin önüne geçilmeli...

SANDIĞI KORUMAK VATAN GÖREVİDİR

Biliyorsunuz, bir süre önce medyaya da yansıdı. Oy kullanılacak pusulaların sayısı, seçmen sayısının tam üç katı olarak basılmış. Bu yüzden, oy vermek kadar; oyları korumak da artık bir ”vatan görevi” haline geldi. Zira; karşımızda hiçbir hukuk kuralını tanımayan bir iktidar ile iktidarlarını kaybetmemek için her şeyi göze almış bir güruh var…

Söylediklerimi abartılı bulabilecek okurlarımın, aşağıda yayınlayacağım belgelere bakmasını ve kaygımın yersiz olup olmadığına karar vermesini istiyorum.Bakın, aşağıda gördüğünüz belgeler, CHP’nin Kadıköy İlçe Başkanı Necati Ekşi tarafından gönderildi. Çarşamba gecesi Halk TV’de de gösterdim. Programı kaçıranlar için yeniden paylaşıyorum…

CHP Kadıköy İlçe Başkanlığı’nın gönderdiği belgelere göre, sadece Acıbadem’deki bir apartmanda, altı ”hayali seçmen” tespit edilmiş. Rasimpaşa Mahallesi’ndeki bir apartmandaki ”hayali seçmen” sayısı ise üç…

AKP’nin Kadıköy’de seçim hilesine rağmen kazanma ihtimali yok… Ancak; bu ”hayali seçmenler”in aynı zamanda Kadir Topbaş’a oy vereceğini de unutmayalım… Ki; hayali seçmenler, AKP’nin Kadıköy’deki ilçe belediye meclis üyeliği için de oy verecek.. AKP, hiçbir ”fırsat”ı kaçırmak istemiyor… Bu yüzden, tüm seçmenleri uyarma ve “30 Mart günü sandık başında olalım” deme ihtiyacı hissediyorum...

İŞÇİ PARTİSİ NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR?

Siz belgelere bakmadan önce, İşçi Partisi ile yayın organları olan Aydınlık ve Ulusal Kanal’ı da uyarmak istiyorum:

İşçi Partisi, Aydınlık ve Ulusal Kanal, Türkiye seçim sürecine girdiğinden beri aslı astarı olmayan haberler ve açıklamalar yapıyor. Bunlardan biri dün YİNE Aydınlık’ın manşetindeydi… Hiçbir gerçekliği olmayan bu ”haber”e göre, CHP ve Fethullah Gülen Hareketi, Cumhurbaşkanlığı seçimi için güya MHP’li Meral Akşener ismi üzerinde uzlaşmış!

Dün bu iddiayı dile getiren Aydınlıkçılara hem Halk TV’den hem de twetter’dan sordum: Bu karar nerede ve ne zaman alınmış? CHP MYK, seçim çalışmalarından dolayı neredeyse bir aydır toplanmıyor. Kılıçdaroğlu, bu kararı hangi MYK üyeleriyle paylaşmış?

Tahmin edeceğiniz üzere, cevap yok!

İşçi Partisi çevresi, uzun bir süredir tüm enerjisini CHP’yi
”hırpalamaya” harcıyor. AKP yerine, CHP tabanından oy almaya çalışan İP çevresi, aynı zamanda müthiş bir kafa karışıklığı da yaşıyor. CHP’yi ”cemaat ile işbirliği yapıyor” diye asılsız bir şekilde suçlayan İP, neredeyse hergün Erdoğan’ın seçim meydanlarındaki sözlerini tekrarlıyor.

Bu ideolojik yakınlaşma, kendisini diğer alanlarda da hissettiriyor. Emekli Emniyet Müdürü Ali Fuat Yılmazer, “Tutuklama emirlerinin tamamını Başbakan verdi, her şeyi Başbakan’ın bilgisi dahilinde yaptık” demesine rağmen, İP, Erdoğan’a ”toz kondurmuyor.”

İLSEVER’DEN SKANDAL TESPİT

İP’li Ferit İlsever, Ali Fuat Yılmazer’i “Gladyo’nun başı” ilan ediyor. Yetmiyor; Yılmazer’in “Erdoğan’ı devirmek için görevlendirildiği”ni söylüyor. Ergenekon’daki tüm günah ve suçları Cemaat’in üzerine yıkıp AKP’ye toz kondurmayan İP, bu ideolojik savrulmasını örtebilmek için, “CHP ile cemaat işbirliği yapıyor” yalanını tekrar ediyor.

Defalarca sordum, bir kez daha soruyorum:

Gazeteniz ve TV’nizde, “CHP adaylarının cemaat tarafından belirlendiği”ni yazdınız, söylediniz… CHP, cemaatin hangi ismini belediye başkan adayı ya da belediye meclis üyesi yaptı? Bana tek bir örnek gösterin, GAZETECİLİĞİ BIRAKACAĞIMA SÖZ VERİYORUM…

KİTLE PARTİSİ HERKESİN OYUNU İSTER

CHP’nin büyüme ve toplumun tüm kesimlerinden oy alma kaygısını “Cemaatle işbirliği yapıyorlar” diye anlatmak, siyasetten hiçbir şey anlamamaktır…

Evet; CHP’ye cemaatin saf ve inanmış tabanı da oy verirse, ben bundan memnun olurum… CHP’nin bazı ilçelerde, elli – yüz oyla seçimi kaybetmesine de üzülürüm… Kitle partisi, KAZANABİLMEK İÇİN, cemaatten gelecek oyu tabii ki ister… Cemaate mensup olan yurttaşlar da bu ülkenin bir parçasıdır… Dün AKP’ye destek vermiş bugün ise ”pişman olmuş”lardır. CHP’nin, “Hayır cemaatçiler bize oy vermesin” deme lüksü ya da hakkı var mıdır? Oy kimi zaman gönülden destekle, kimi zaman ise tepkiyle verilir…

Cemaatin saf ve inanmış tabanı AKP’ye tepki için CHP’ye oy verecekse, buna ancak teşekkür edilir… Ki; cemaat tabanının önemli bir bölümünün MHP’ye oy vereceği açıkken, bu tartışmayı yapmak zaten anlamsız hale geliyor..

HEDEF CHP YERİNE AKP OLMALI…

İşçi Partisi, Aydınlık ve Ulusal Kanal, CHP yerine AKP’nin tabanından oy alma gayretine girişse ve CHP’yi yıpratmak yerine enerjisini AKP’yi hırpalamaya harcasaydı, sanırım daha faydalı bir iş yapmış olurdu..

Ancak ne yazık ki; Ferit İlsever’in sözlerinde ortaya çıkan kafa karışıklığı ve savrulma, tabanlarında da yaygınlaşmaya başlıyor. Aydınlıkçılar, tüm enerjilerini CHP’yi yıpratmaya harcıyor.

Ulusal Kanal İstihbarat Şefi Naci Eriş, 20 Mart günü yazdığı twitt’te, “CHP’yi de MHP’yi de yıkacağız” diyor! Eriş’in aklına ”nedense” AKP’yi sandıkta yıkmak gelmiyor…

İşçi Partisi, Aydınlık ve Ulusal Kanal, AKP’nin ideolojik söylemlerinden çok etkilenmiş belli ki… Erdoğan, İP çevresine, “Ergenekon’u ben değil cemaat yaptı. Sizi çıkarmak istiyorum ama CHP buna engel oluyor” mesajını yolluyordu. İP, tahliye sürecinde bu söze inandı ya da inandırıldı… Bu yüzden, Erdoğan’ın operasyonlardaki konumunu görmeyip polis şefini “gladyonun başı” ilan edecek denli pusulayı şaşırmış durumdalar…
“Tutuklamaları AKP ve Cemaat yaptı” diyemeyen Aydınlıkçılar, tüm yükü cemaatin sırtına yüklüyor ve farkında olarak ya da olmayarak AKP’yi aklıyor…

This entry was posted in Politika ve Gundem. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *