İŞÇİ GÖZÜYLE
Yalçın Uysal
09.09.2013
MONTAFON…
PERE TUNE… PARA MAFİŞ… PARA YOK!..
Televizyondaki Hanım, programını, “Kendinize iyi bakın” sözleriyle sonlandırınca … beni, bi düşünce alıyor…Bu hanım kız, “Kendinize iyi bakın” diyerek, ne demek istedi acaba?.. Sakın ola ki, iyi ve sağlıklı yiyip içmeyi, bizlere(!) salık veriyor olmasın?..
Eğer öyleyse, bunun mümkünatı yok.. çünkü, “Pere tune!”
Araplarla, özellikle de Suriye’li Araplarla papaz olmadığımız zamanlar, yukarıda Kürtçesini okuduğunuz “Para yok” sözünü, bir elmanın yarısı sen, yarısı ben hesabı; yarısını Türkçe, yarısını Arapça, “Para mafiş!” diye yazardım. Bugünlerde, vuslata bitürlü eremesek de, PKK ile göstermelik flört ediyoruz ya… ben de modaya uydum, gariban Kürt yurttaşlarımızın çoğu zaman ağızlarından düşürmedikleri: “Pere tune!” sözcüğünü kullandım. Bu, yürek burkan sözün Türkçesini sorarsanız, “Para yok!” demektir…
AĞALAR… MARABALAR!..
Yurdumuzun sınırları içinde, her yerde… her etnik kökenden az sayıda zengin, çok sayıda, Başbakan Erdoğan’ın söylemiyle: Garip-gureba; fakir*fukara” tayfası var!…
Kürt yurttaşlarımızın zenginlerinden iki örnek verelim:
Birisi, Turgut Özal’ın kankası olana Ağa Ceylan… İçinde “Simena Tatil Köyü”nün de bulunduğu Antalya-Kemer-Çamyuva’nın büyük bir bölümü… bu ağanın malıdır.. İstanbul’da da mak-mülk sahibi olduğu bilinmektedir…
Gene Kürt ağalarından ve, milletvekili de olan Ahmet Türk, emrinde beş bin silahlı adamı olan, Mardin’li bir toprak ağasıdır… Yarı aç-yarı tok yaşamlarını sürdüren Kürt yurttaşlarımız, bu ağaya marabalık yapmaktadır… Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin milletvekili olan kimesne, öyle, Türkiye’mizi Kürdistan-mürdistan diye bölme densizliği yapmayı bırakıp, el koyduğu topraklarını, köle gibi kullandığı marabalarına dağıtsın da, delikanlılığını görelim… bakalım…
Bu toprak ağalarının, Cumhuriyet Türkiyesi’ni yıkma çabaları, kendi çıkarları açısından doğrudur… Bilirler ki, Türkiyemiz, Cumhuriyet ismine yakışan gerçek kimliğine kavuştuğunda, bu mütegallibe ağaların defterini dürecek, ve el koydukları bu toprakları marabalara dağıtıp, onları özgürleştirecektir!…
“EVREKA!..”
Televizyondaki Hanım, programını sonlandırırken, “Kendinize iyi bakın” demişti…Ben de düşünüp, kendi kendime:
“Ulan” demiştim, “bu hanım kız bize, “kendinize iyi bakın” derken, herhalde, günde şu kadar ekmek, şu kadar sebze-meyve, şu kadar kırmızı ya da beyaz et.. ya da şeker yerine bal yiyin… demek istememiştir…”
Beslenerek kendimize “iyi” bakamanın mümkünatı olmadığına göre.. nasıl iyi bakacağız?… diye, pis-pis düşünürken,,, Birden Arşimet gibi, benim de beynimde bir şimşek çaktı!
Arşimet’in, bir türlü çözemediği bir soruna, hamamda yıkanırken yanıt bulunca, sevincinden sokağa çırıl-çıplak fırlayıp, “Evreka! Evreka!” diye bağırarak koşturduğunu bilirsiniz…
Ben de, kendime iyicenek nasıl bakabileceğim sorununu çözünce, ”Ayna!.. Ayna!” diye az kalsın çığlık atacaktım…
Ama, ben.. çözümü buldum diye, Arşimet gibi kendimi şallak-mallak sokağa atar mıyım! montafonuz dedikse, o kadar da inek değiliz yani… Hele hele bugünlerde.. tövbe.. tövbe… Allah korusun!… Tesettür yanlısı yurttaşlar, anadan üryan birinin, ortalıkta “Ayna!.. Ayna!” diye bağırarak koşturduğunu bi görürlerse… e garik: Yandı gülüm keten helva…
Mafazanallah!..
MONTAFON (BOL SÜT VEREN İNEK CİNSİ)
Evet! Aynadan yansıyan surata, uzun uzun bi’güzel baktıktan sonra…
“Ulan” diyorum ona… “Sen sağmal ineğin tekisin…”
PARA YOK… NASİHAT VERELİM…
İlkin, Başbakanımızın “kalbî” olarak acıdığı(!)… ve de “Garip-gureba; fakir fukara” yaşayıp, ölüp gitmeyi münasip gördüğü gariban tayfası, aynada kendisine bir iyi bakmalı…
Kimse, benim gibi, aynada montofon gördüğünü, lap diye açıklamak zorunda değil…
Ne olduğunu kendisi bilsin… Şimdilik o bile yeter!..