ADD Genel Yönetim Kurulu Sonuç Bildirgesi
6-7 Nisan 2013
AND
6-7 Nisan 2013 tarihinde toplanan ADD Genel Yönetim Kurulu, örgütsel işleyişe ilişkin almış olduğu kararlar dışında ülke gündemine dair aşağıdaki konularda görüş birliğine varmıştır.
1950’den bu yana süren karşı devrim Türkiye’yi cok hazin bir noktaya getirmiştir. Karşı devrim süreci bu biçimde sürerse, ülkemizin çok daha feci durumlara sürükleneceği muhakkaktır.Zira, karşı devrim bugün çabalarını T.C. Anayasası’nın değişmez maddelerini hiçe sayarak, ‘yeni bir anayasa kurgusu’ etrafında yürütmektedir.
Yeni anayasa çalışmalarında gözlemlediğimiz temel yöneliş Sevr’in ve BOP’un bir uygulaması olarak Türkiye’nin parçalanması ve Ortadoğu’daki iki devlet modelinden esinlenerek şeriat diktatörlüğünün oluşturulmasıdır.
Karşı devrim iktidarı, ‘Anneler ağlamasın’ ve ‘Barış olsun’ gibi masum ve alkışlanacak kavramlara sığınarak terör örgütünün dikte ettiği ve aslında emperyalizmin dayattığı programı devlet politikası biçiminde uygulamaktadır.
Anayasanın devlet yapısına ilişikin hükümlerini ortadan kaldırmak ve bölgesel özerklik yaratmak demokratik çözüm getirmek yerine parçalanmanın önünü açacaktır. Zira basit bir Osmanlı tarihi bilgisi de gösteriyor ki, emperyalizmin baskısı altında özerklik kısa zamanda bağımsızlıkla sonuçlanmaktadır.
Böylesi bir yönelişin çok kanlı sonuçlar doğurduğunu ve asıl o zaman anaların ağladığını Rumeli ve Anadolu tarihi hatta yakın geçmişte Yugovlavya’nın parçalanması bize öğretmektedir.Karşı devrim iktidarının anayasa taslağı incelendiğinde, Atatürk devrimi ve laikliği toptan tasfiye etmek niyeti sırıtmış bulunmaktadır. Artık karşı devrim iktidarı şeriat diktatörlüğü hedefini gizleme ihtiyacı dahi duymamaktadır. Bu aşamadan sonra süreçten en çok mağdur olacak olan kadınlarımızı ortaçağ karanlığı beklemektedir.
Emperyalizmin desteğiyle karşı devrimin işlemekte olduğu başka bir cinayet de Tanzimattan bu yana binbir çaba ve zahmetle oluşturulmaya çalışılmış olan hukuk devletini yerle bir etmekte oluşudur. Yüzlerce yurtsever adalet diye maskelenmek istenen bir maskaralıkla yıllardan beri hapislerde çürütülmektedirler.
Adalet cihazı o denli kirletilmiştir ki, insanların gözünde adalet diye bir umut ve güvence artık kalmamıştır.Bu büyük cinayete karşı halkımızın 8 Nisan’da Silivri’de gerçekleştireceği haklı eylemi yürekten destekliyoruz. Biz de orada olacağız.
Bu karanlık yöneliş karşısında ADD tarihsel sorumluluğunu yerine getirecek, Türkiye’nin dört bir yanında hatta kapı kapı dolaşarak halkla beraber bu gidişe izin vermemekle kalmayacak, Atatürk devriminin aydınlığını güzel yurdumuzda egemen kılacaktır.
Bu bütün ADD’lilerin andıdır !
Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Yönetim Kurulu