Yazılar güne ve geleceğe NOT düşer * COŞKU, REZİLLİK, KARARLILIK

29 Ekim 2012 AKP faşizmine karşı CUMHURİYET yürüyüşü

Yazılar güne ve geleceğe NOT düşer ;

Türkiye’yi, Laik Cumhuriyet ve Atatürk’ten kopartmak isteyenler,
Ulusal Bayramların kutlanmasını engellemek isteyenler,
Cumhuriyet ve Ulusunu sevenleri “Ulusalcı ve laik kesim” diyerek,
ötekileştirenler,nifak tohumu serpenler,kavgalaşmaya zemin hazırlayanlar,Yaratmış oldukları faşist baskıların içinde kaybolacaklar ve tarih içinde,Türk Devletine ve Cumhuriyete karşıt olmaktan,toplumu bölmek ve kavgaya sürüklemekten,rejimi değiştirmeye çalışmaktan yargılanacaklardır !!!

N.Kaptan

Ankara Ulus Meydanında AKP panzerlerine,biber gazına,tazyikli suya
karşı bir Ata kızı…

COŞKU,
REZİLLİK,
KARARLILIK

Bedri Baykam

29 Ekim için Ankara’ya sabah 03.00’de hareket edecektik. İlk haber 00.19’da geldi; Kemalist Gençlik dergisini çıkaran Şafak İnan kardeşim Avcılar’dan hareket edecek tüm OTOBÜSLERİN POLİSLER TARAFINDAN DURDURULDUĞUNU haber veriyordu.

O andan itibaren acı gerçek belirmeye başladı. Taksim’den, Kadıköy’den, İzmir’den, Adana’dan aynı haberler geliyordu: POLİS uydurma gerçeklerle SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜNÜ FİİLİ OLARAK KISITLAMIŞTI. Karayolunda önümüz kesildikten sonra, son anda uçakla gitmek gündeme geldi. BARİKATLARLA ULUS YOLU’NUN KAPATILACAĞI haberi üstüne bu alternatif de tıkandı.

(Sabah Orhan Aydın’dan gelen mesajla bu öngörünün doğruluğu da maalesef kanıtlandı.). Önce telefon trafiği başladı, ardından da sosyal medya savaşları… DÜNYADA HALKINA, KENDİ CUMHURİYET KUTLAMASINI YASAKLAMAYI ve bunu “savaş” dönemi gibi “olağanüstü hal”e dönüştürmeyi “akıl edecek” bir başka ülke var mı? Hazmedemedikleri, ancak koltuklara oturanların hezeyanı olabilir. İnanmadıkları bir Cumhuriyet’in localarına oturanlar, yaşanan utanç verici sahnelerin sorumlularıdır.

Ankara’da yurtseverlere karşı uygulanan rezalet boyutunda “TERÖRİST” muamelesi olmasa toplanan kalabalık rahatlıkla iki-üç misli olacaktı… Tarih, kendi halkının yaşam suyunu, köklerini, onurlu duruşunu kesmeye çalışan bu iktidarı kesinlikle unutmayacak, tarihin utanç duvarlarında yerlerini alacaklar.

Ankara Valiliği, Anayasa’ya karşı, hukuka karşı gösterdiği tavırla açıkça suç işlemiştir. Bu, Cumhuriyet ve Atatürk’le ilgili “ilk sabıka”ları değildir. Başbakan ERDOĞAN artık İsrail’den ve Esad’dan söz etme, onların “HALKLARINA KARŞI İŞLEDİKLERİ SUÇLARI” GÜNDEME GETİRME HAKKINI toptan KAYBETMİŞTİR. Artık AKP İktidarı’nın “A la George Bush” tavırlarıyla “ORTADOĞU’YA DEMOKRASİ GETİRECEK MODEL ÜLKE olma” İDDİALARI, göstermelik makyaj gibi TOPTAN AKIP GİTMİŞTİR.

CHP tüm kadroları ile AKP’nin yarattığı 29 Ekim krizine karşı DOĞRU TAVRI GÖSTERMİŞTİR. CHP, coşku içinde 89. yılı kutlamak için Ata’sına koşan halkına sahip çıkmış, onun yanında yer almıştır. KILIÇDAROĞLU, bu konuda önderlik ederek YAKIN GEÇMİŞTEKİ BAZI HATALARINI TELAFİ ETMİŞ, bugün giderek artan krizde esas durması gereken noktayı iyi belirlemiştir.

29 Ekim krizi, MHP’nin “muhalifliği” konusunda hala ısrarlı olan kesimler açısından da ciddi yararlı olmuştur. MHP, bu krizde de sürekli yaptığı gibi her sıkıştığında AKP’nin yanı başında yer almaya devam etmiş, akıl almaz bir şekilde CHP’yi “Bazı sivil toplum kuruluşlarının Ortadoğu’daki bazı özentilere heveslenerek ‘halk hareketi başlatıyoruz’, ‘halk yürüyüşü yapıyoruz’ derken Türkiye’yi bir krize sokmaları ve bunu da bazı siyasi partilerin çok sıcak sahiplenmeleri doğru değildir.” DİYEREK SUÇLAYABİLMİŞTİR! Bu kimin haddi olabilir?

Bu Cumhuriyet 89 yıldan beri kutlanır, daha sonsuza kadar da kutlanacaktır! İşte bu nedenlerle geçmişte, Çankaya krizinde, türban krizinde ve birçok örnekte de olduğu gibi yine AKP’ye kritik anda omuz vermiş bir MHP’yi gördükten sonra, bu Parti’yi hala “MUHALEFET ALTERNATİFİ” olarak sunmakta direnenler, bir daha ki seçimlerde bu yönlendirme hatasını umarım yapmazlar! Sözüm bu ısrarlı hatayı yıllardır göz göre göre yapmış olan bazı Kemalistler ve Sosyalistlere…

“Muhafazakar, sağcı, dindar” bir parti olduğunu ısrarla söyleyen MHP’yi İSTEYEN DESTEKLESİN. AMA NEYE DESTEK VERDİĞİNİ BİLEREK: Mesela dün yaşanan o şiddet görüntülerini ve halkını karşısına alan bu hükümeti unutmadan! Bunları bile bile oy vereceklerse bu onların bileceği iş!

Son sözüm SİVİL TOPLUMCULAR’A: Ülkenin içinde bulunduğu durumu A’dan Z’ye biliyorsunuz. Artık“Benim partim yok”, “Parti bayrağı olmasın”, “Biz kimseyi desteklemiyoruz” gibi sıradan ve zeka pırıltısı içermeyen SÖZLERİ BIRAKSINLAR. Çünkü bu iktidari seçimle devirmekten başka seçenek olmadığına göre, AKP’yi yerinden oynatma ihtimali olan tek siyasi partiyi “Herhangi bir siyasi oluşum” olarak görüp mesafeli durmayı bıraksınlar. Çünkü bu “duruş” un ne fiili siyasi açıdan, ne matematiksel veya mantık açısından ELLE TUTULUR bir YANI KALMADI!

Ana Muhalefet Partisi’ni EN ÇOK ELEŞTİREN TARTIŞMASIZ İKİ-ÜÇ KİŞİDEN BİRİYİM. Ama bir Parti’yi düzelmesi için eleştirmek başka, yok etmek istercesine saldırmak başka. Bu nedenle ELEŞTİRDİĞİNİZ PARTİ’YE GİRİN, MÜCADELEYİ ORADA VERİN VE ONU DOĞRU YÖRÜNGEYE ÇEKİN. Yoksa bu iktidara karşı yaptığımız eleştirilerin gram değeri kalmaz. Bir dahaki seçimlerden sonra ağlamak istemiyorsanız, şimdiden gereğini yapın diyerek Bağdat Caddesi’ndeki kutlamalara koşuyorum!

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında
Kadıköy Bağdat Caddesinde 1 MİLYON yurtsever yürüdü.

This entry was posted in ATATURK, Politika ve Gundem. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *