DENİZ FENERİ YETMEDİ,
ULUSAL BAYRAMLARIMIZI DA ÇALDILAR !
Türk Silahlı Kuvvetlerini darbe ile suçlayanlar,
karşı sivil darbenin ağa babasını yapıyorlar!!!
Ordu yapmış olduğu darbelerin hiçbirinde
Cumhuriyet rejimini değiştirmeye kalkmamış,
Laikliği silmeye kalkmamış,
Fakat demokrasi askıya alınmıştı.
Ordu günü geldiğinde yönetimi sivillere devretmişti.
Darbeler büyük bir yanlıştır.
Devleti olması gerektiği gibi yönetme becerisine sahip olmayanların
Devleti yönetmeye kalkışmaları da büyük bir yanlıştır.
AKP iktidarının politikaları,
En az darbeler kadar tehlikelidir.
Türkiye’yi bölerek dönüştürmeye çalışıyorlar.
Şimdi de ULUSAL HARÇ olan ve toplumu bütünleştiren,
ULUSAL BAYRAMLARIMIZIN kutlanmasına yasak koydular.
AKP iktidarı halka İLERİ DEMOKRASİ getirdiğini söylüyor !!!
Var olduğu söylenen İLERİ DEMOKRASİ içinde,
En büyük hapishaneleri ve mahkemeleri yapmakla övünüyorlar !!!
Aydınlar,akademisyenler,gazeteciler,yazarlar,siyasetçiler,
askerler,sendikacılar,öğrenciler hapiste.
Emperyalizmle, tarikat ve cemaatlarla kolkola girdiler.
Savaş ve bölünme çığlıkları atılıyor.
Tüm bunlar olurken,
Ulusal Bayramlarımızın kutlanması,
Atatürk resimlerinin ve Milli Bayrakların asılması,
Atatürk anıtlarına çelenk konması yasaklandı.
Bu AKP’nin Ulusal Bayramlarımızı ve Atatürk’ü yok etmek girişimidir.
AB’nin Atatürk resimlerinin kaldırılması isteği yerine getiriliyor…
ULUSAL DALGAYI aşmaya çalışıyorlar.
Halka bayram yasak
Ankara Valiliği Cumhuriyet Bayramı için istenilen 2. izne ve eylemin tümüne “Hayır” dedi.
Cumhuriyet
Ankara Bürosu- “Vatan ve Cumhuriyet Birlikteliği” adı altında toplanan 30’a yakın sivil toplum örgütü, 29 Ekim “Seferberlik Yürüyüşü” için daha önce olumlu yanıt vermeyen Ankara Valiliği’ne tekrar başvurdu. Ancak daha önce sadece 1. TBMM önünde yapılacak basın açıklamasına izin veren Ankara Valiliği, eylemin tamamını yasaklayarak “Kanunsuz eylemin güvenlik güçlerince engelleneceği” açıklamasını yaptı.
ADD ve Türkiye Gençlik Birliği (TGB) başta olmak üzere 30’a yakın sivil toplum örgütü Vatan ve Cumhuriyet Birlikteliği adı altında birleşerek, ulusal bayram törenlerine sınırlama getiren düzenlemeyi protesto etmek için 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda 1. TBMM binası önünden Anıtkabir’e “Seferberlik Yürüyüşü” düzenleneceğini duyurmuştu. Ancak yürüyüşe olumlu yanıt vermeyen Ankara Valiliği, sadece 1. TBMM binası önünde basın açıklaması yapılmasına izin vermişti.
Yürüyüş için tekrar izin başvurusunda bulundu. Ancak Ankara Valiliği, yaptığı açıklamada, 1. TBMM önünde yapılacak basın açıklaması ve yürüyüşün yasaya aykırı olduğunu iddia etti. Valilik, “Bazı dernek ve resmi niteliği olmayan oluşumlar olarak” nitelediği Vatan ve Cumhuriyet Birlikteliği’nin düzenleyeceği yürüyüşün de Toplantı ve Gösteri Yürüyüşüleri Yasası’na aykırı olduğunu açıklayarak, “Eyleme tevessül edilmesi halinde, meydana gelebilecek her türlü olaylardan ve doğabilecek zararlardan; organize edenler ile söz konusu eyleme katılanların sorumlu olacağı, kanunsuz eylemin güvenlik güçleri tarafından engelleneceği ve eylemi organize edenler ile katılanlar hakkında da gerekli yasal işlemlerin yapılacağı”nı duyurdu.
‘Resmi olmayan kendisi’
TGB Genel Başkanı İlker Yücel ise “Valilik, yürüyüşten sonra basın açıklamasını da, yani Cumhuriyet Buluşması’nı da yasakladı. Bizi resmi niteliği olmayan kuruluş olarak tanımlayan valilik, bu açıklaması ile kendisini resmi olmayan kuruluş olarak ilan etmiştir. TGB 29 Ekim’de orada olacaktır” dedi.
23 Ekim 2012
‘Atatürk’ü silme çabaları hız kazandı’
İstanbul Barosu’ndan yapılan açıklamada, Ankara’da düzenlenecek yürüyüşün yasaklanması kararının hukuka aykırı olduğu belirtilerek, “Ne yazıktır ki, Ulu Önder Atatürk’ün, Cumhuriyet’in kurucu ilke ve değerlerinin toplumsal bellekten silinmesi yönündeki çabalar hız kazanmıştır” denildi.
AA
İstanbul- İstanbul Barosu’ndan yapılan yazılı açıklamada, gerçekleştirilecek buluşmanın, kanundan açıkça anlaşılacağı üzere, 2911 sayılı Kanun kapsamında bir toplantı yahut gösteri yürüyüşü olmadığı, 89 yıllık bir geleneğe dayanan Cumhuriyet kutlaması, töreni, şenliği olduğu kaydedildi.
Anılan kanunun 4. maddesinde ”istisnalar” başlığı altındaki maddede yer alan toplantı ve faaliyetlerin, 2911 sayılı Kanun’un hükümlerine tabi bulunmadığının açıkça belirtildiği vurgulanan açıklamada, maddenin (b) bendinde, kanunlara uymak, kendi kural ve sınırları içinde kalmak şartıyla kanun veya gelenek ve göreneklere göre yapılacak toplantı, tören, şenlik, karşılama ve uğurlamaların bu kanun kapsamında olmadığının yoruma ihtiyaç göstermeyecek şekilde belirtildiği aktarıldı.
Açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
”Cumhuriyet kutlamalarının 89 yıllık bir gelenek kapsamında yapılan tören ve şenlik olduğu tartışmasızdır. Nihayet her durumda 2911 sayılı Kanun’un 3. maddesine göre ‘Herkes önceden izin almaksızın, bu kanun hükümlerine göre silahsız ve saldırısız olarak kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir’. Bu kanuni düzenlemeler dikkate alındığında, yasaklama kararının kanuni bir dayanağı ve makul/meşru bir sebep ve gerekçesinin bulunmadığı, dolayısıyla kararın kanuna, hukuka aykırı olduğu açıkça görülmektedir.
Ne yazıktır ki, Ulu Önder Atatürk’ün, Cumhuriyet’in kurucu ilke ve değerlerinin toplumsal bellekten silinmesi yönündeki çabalar hız kazanmıştır. Bilinmelidir ki, Cumhuriyet ve Atatürk sevgisi bu toplumun yüreğine, belleğine kanun veya kararlarla konulmadığı gibi bu şekilde de silinemez. Türk mucizesi Cumhuriyet’in kutlanmasını da hiçbir güç engelleyemez.”
Bayram resti: Kutlayacağız!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Ankara Valiliği’nin ‘yasak’ kararına tepki gösterdi. Tekin “Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayacağız” dedi.
Cumhuriyet Haber Portalı / AA
İstanbul / Ankara- CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, yazılı açıklamasında, Cumhuriyetin ilanından 89 yıl sonra Ankara’da Valiliğin, ”Cumhuriyet Yürüyüşünü” yasakladığını söyledi.
Tekin, şunları kaydetti:
”Bu yasak, Valiliğin de bu Vali’ye yasağı sürdür diye icazet verenlerin de alınlarında kara bir leke olarak kalacaktır. Çünkü tarihe saygı, dine, inanca saygı bir yana, aklı, fikri, izanı olan herkes bilir ki iki şey yasaklanamaz. Bunlardan biri dini bayramlardır biri de milli bayramlardır. Bu bayramları yasaklamak insanlık ayıbıdır. Bu ayıp öyle unutulacak akıldan çıkarılacak ayıplardan değildir. İnsanın yüzüne kara bir leke olarak yapışır kalır. Bu nedenle, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana göğsümüzü gere gere kutladığımız milli bayramlarımızı da dini bayramlarımızı da kutlamaya devam edeceğiz. Sadece kutlamakla da kalmayacağız bu insanlık ayıbının hesabını da soracağız. CHP olarak Ankara’da Valiliğin yasak koyduğu yürüyüş dahil olmak üzere Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayacağız, yürüyüşlere, mitinglere, şölenlere katılacağız.”
Cumhuriyet 23 Ekim 2012