Naci Kaptan / 29.11.2020
Değerli okur,
27 Kasım 2020 tarihinde AVUSTRALYA’da YAŞAYAN ATATÜRK
https://nacikaptan.com/?p=84114 başlıklı bir yazı paylaşmıştım.
Yazının özünde Avustralya’nın Albany bölgesinde çok önemli bir deniz kanalına, liman girişine Atatürk’ün adının verildiğini ve tüm bölge haritalarında “ATATURK ENTRANCE” olarak kayda geçtiğini ve dahi bu kanalın kıyılarında bulunan yüksek bir tepede, tarihi bir deniz fenerinin yanına ve en yüksek noktaya, yüzü Okyanus’a ve Atatürk isimli boğaza dönmüş durumda, bir kartal gibi bakan bir Atatürk heykeli yapıldığını aktarmıştım.
Hani halk arasında yabancılar için derler ya “Elin oğlu” veya “Gâvuroğlu” işte bu gâvurun oğlu kendilerini savaşta yenmiş olan bir komutanın heykellerini, yazıtlarını ülkelerinde en güzel yerlere koyarlarken, adına müzeler açarken tüm dünyada saygı duyularak onurlandırılan Büyük asker/Devlet adamına karşı kendi ülkesinde düşmanlık yapılıyor.
Atatürk’ün adı havaalanlarından, stadlardan siliniyor, aydınlanma devrimlerinin içi boşaltılıyor. Heykellerine saldırılar yapılıyor. Üstelik de bunlar Devleti yönetenlerin kışkırtması ve yol göstermesi, cezalandırma yoluna gitmemesi nedeniyle yapılıyor.
AKP’li yerel yöneticiler meydanlardan, caddelerden, tesislerden Atatürk’ün adını silerken, heykellerini kaldırıyor ve tahrip ediyorlar. Siyasal islamcı/ihvancı iktidar arap yobazlığına hızlıca yol alıyor. Elbet günü gelecek ihvancı siyasal islamı ülkeye egemen kılmaya çalışanlar Anayasayı değiştirmeye çalışmaktan yargılanacak ve ceza alacaklardır.
Ülkenin cumhurbaşkanı, Kurtuluş harbi için “keşke Yunan kazansaydı” diyen soysuzu devlet katında ağırlarken, günün gen.kur.başkanı bu adamı ve benzer soysuzları ziyaret ediyor , Atatürk’e ve aydınlanma devrimlerine düşman olan siyasal islama destek veriyor. Türkiye’yi çağdaşlıktan, aydınlanmadan, demokrasiden kopartarak uzaklaştırıyorlar. cahil vandallık ülkeye egemen oluyor.
Bir süre önce, bir Rus subayının şu deyişini okudum, diyor ki; “Sanırım Atatürk yanlış bir milleti kurtardı” ne kadar acı değil mi? Rus bile ihvancı siyasal islamın ve ülkemizdeki hainlerin neler yaptığının farkında.
Tarihçi Prof. Dr. McCarthy şöyle der;
“Mustafa Kemal Atatürk sadece ülkeyi değil, Türkleri kurtardı. “Eğer Atatürk olmasaydı bir Türk milleti ve devleti hiçbir zaman olmazdı. Makedonya ve Bulgaristan’daki Türklere bakın, aynı kader Anadolu’daki Türklerin de başına gelirdi. Türk’ler belki Özbekistan’da olur, Trakya ve Anadolu’da kalamazdı. Türk’lerin Konya Ovasından sürülmeleri ne kadar sürerdi sanıyorsunuz? Atatürk sadece ülkeyi değil, Türk neslini de kurtardı. Atatürk’ün yaptığı reformları ondan başka hiç kimse başaramazdı. Atatürk’ün gerçek bir lider ve rehberdir. Bu reformlar için hiç kimseyi zorlamamıştır.”
İşte yabancıların gözünden Atatürk’e yönelik binlerce olumlu görüş ve yorumlardan sadece ikisi böyle.
Şimdi gelelim yine uzaklardaki bir başka Atatürk anıtı ve müzesine. Bu kez yer Yeni Zellanda [New Zealand, Wellington]
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk Anıtı. Wellington’un güney kıyısında, Tarakena Körfezi’nin yukarısında bir sırtta yer almaktadır.
Anıt, Cook Boğazı’na bakıyor ve bölge, Gelibolu yarımadasının manzarasına olan olağanüstü benzerliği nedeniyle seçildi. Türkiye, Avustralya ve Yeni Zelanda hükümetleri arasında yapılan bir anlaşma sonucu bu anıt yapıldı.
Tarakena Körfezi’nde yapılan Atatürk Anıtı, Türk hükümetinin Anzak Koyu’nda ( Arı Burnu’nda) bir anma yeri yapılmasına izin verilmesi karşılığı oldu.
Anıt, Ian Bowman tarafından tasarlandı ve 26 Nisan 1990’da Türkiye Tarım Bakanı tarafından açıldı. Anıt mermer bir hilal, bir Atatürk büstü, Atatürk hakkında yazıtlar ve Anzak Koyu’ndan toprak içermektedir.
1999’da yine Bowman tarafından tasarlanan asfalt bir avlu ve patika ile çakıl taşlı otopark alanları Türk hükümetinin fonlarıyla eklendi. Anzak Günü (25 Nisan) anma töreninde ve Ağustos ayında Wellington’dan Wellington Company ve Hawke’s Bay Tabur Grubu tarafından Conkbayırı Savaşı’nın anısına çelenk törenleri düzenleniyor.
Ataturk Memorial, Wellington video
