ALEVİLER TÜRKİYE’NİN AYDINLIK YÜZÜDÜR * Onlar; Sarıkamış’ta zemheride, Çanakkale’de dört mevsimde, Millî Mücadelede ise her Cephededirler…

Türkiye'de Alevilik - ‘Cemevlerinin statüsü artık belirlensin’

ALEVİLER TÜRKİYE’NİN AYDINLIK YÜZÜDÜR

Naci Kaptan / 31 Temmuz 2022

ALEVİ CANLARIN Muharrem ayı 2022 senesinde yaz dönemindedir ve 30 Temmuz 2022 başlangıç tarihidir. ne yazık ki 30 temmuz tarihinde CEM EVLERİNE saldırılar yapılmıştır.  Alevi canlara, Cem evlerine karşı yapılan saldırıları kınayarak, Muharrem Ayının hayır ve bereket getirmesini diliyorum. 
Peygamber Efendimiz’e göre; Muharrem ayında tutulan orucun Ramazan orucundan sonra en faziletli oruç olduğunu belirtilmiştir. Ashabına aşure gününde 1 gün öncesi veya sonrası ile birlikte oruç tutmayı tavsiye eder.
Alevi inanışa göre bu orucu tutarken; 12 gün boyunca düğün, nişan, sünnet ve benzer törenler/etkinlikler yapılmaz. Muharrem orucu döneminde kurban kesilmez, et yenilmez. Kerbela Şehitlerinin çektikleri susuzluğu hissetmek için; su içilmesi uygun görülmez. Su saf halde içilmemektedir. Vücudun su gereksinimi yenilen yemeklerden, çay, kahve, meşrubat, meyve suyu, ayran gibi sıvı besinlerden karşılanmaktadır.

Muharrem Orucu’nun ilk gününda Ankara’da Alevi kurumlarına yönelik saldırı gerçekleşti. Ankara Mamak’ta kimliği belirlenemeyen bir kişi, Şah-ı Merdan Cemevi’nde ibadet sırasında saldırıda bulundu; Türkmen Alevi Bektaşi Derneği’nde bir kadın yapılan bıçaklı saldırıda yaralandı. Ayrıca Tuzluçayır Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Ana Fatma Cemevi, Gökçebel Köy Derneği, Türkmen Alevi Bektaşi Derneği, Batıkent Serçeşme Cemevi’ne yönelik de saldırılar oldu. Ankara Mamak’ta, bugün saat 14.30 sıralarında, Şah-ı Merdan Cemevi’nde ibadet sırasında bir kişi elindeki sandalyeleri Cemevinde bulunanlara doğru fırlattı. Saldırganın fırlattığı sandalyelerden birisi bir kişinin başına geldi. Bu olayların ardındaki fail/ler gecikmeden bulunmalı ve cezalandırılmalıdır.

ALEVİLER NEDEN HEDEF ALINIYOR?
Emperyalizm ülkeleri zayıflatmak için “istikrarsızlaştırma” operasyonları yapar. Amaçları kargaşa çıkartarak toplumu bölerek kavgalaştırmak, toplumsal barış ve huzuru yok etmektir. Bu operasyonlar sonucunda ülke sosyal ve ekonomik yönden çöküntüye uğrar. Bu sonuca gitmek için emperyalizm 2 temel yöntem uygular;
Ülkede yaşayanların etnik kökleri üzerinden kışkırtmak. Toplum içinde din ve inancı kullanarak mezhep/inanç/inançsızlık kavramlarıyla halkı bölerek kargaşa/kavga çıkartmak. Genel kural toplumun her zaman çatışıyor olmasıdır.
Bu yöntemler Müslümanlığı benimsemiş ülkelerde kullanılıyor. Müslüman ülkelerde eğitim seviyesinin düşüklüğü, büyük oranda olan inanç sahiplerinin bu dünya için değil, ölüm sonrası için yaşam felsefesine sahip olmaları nedeniyle DİN/İNANÇLARLA oynanarak İslam ülkelerinde kavgalar, çatışmalar, savaşlar çıkartılıyor. Ve müslüman müslümanı kırarken oyunu kurgulayan emperyalizm gülerek seyrediyor. Yabancı istihbarat kurumlarının İslam ülkelerinde oynadıkları temel oyun budur.
Ne yazık ki 2002’den buyana ülkemiz de bu tür operasyonların oyun alanı olmuş, toplum ETNİSİTE ve MEZHEP/İNANÇ üzerinden bölünerek toplumsal barış ve huzur yok edilmiştir. Türkiye’nin, toplumun emperyalizmin ürettiği kör bağnaz, aydınlanmaya kapalı din anlayışından uyanmasına gerek vardır. Toplumsal barış ve huzur için inanç ve etnik kimlik  bölünmelerinden uzak durulmalıdır. Hiç bir kimsenin diğer kişiyi inancı, inanç farklılığı ve inançsız olması nedeniyle sorgulamaya hakkı yoktur. İşin özü İYİ İNSAN olmaktan geçer. Aslında toplumun DİNDAR gözükerek dünyanın en büyük insanlık ve kamu suçlarını işleyenlere karşı dikkatli ve uyanık olması gerektir.
Sünni, şii, alevi v.b emperyalizmin ayrımcılık oyunlarına gelmemek ve bunun için de ümmet olmaktan çıkarak birey olmak gereği vardır. Arap ülkeleri ümmetlikten bireyliğe geçemedikleri ve Millet olamadıkları için savaşların ve kırımların arenası oluyor. Oyun büyük oyundur. Kör cahiliye inancı İslam ülkelerini çağdaşlıktan uzaklaştırarak kaderlerine razı olmalarına yol açıyor.
Alevi kardeşlerimiz ülkemizin her yönüyle değerli ve aydın vatandaşlarıdır. Bu nedenle aşağıdaki yazının içeriğine katılarak paylaşıyorum.

ALEVİ Mİ DEDİNİZ…???

Onlar; Sarıkamış’ta zemheride
Çanakkale’de dört mevsimde,
Millî Mücadelede ise her Cephededirler…
Karadeniz’de “Çepni” Doğuda “Türkmen”, Ege’de “Tahtacı”, Anadolu’da kimi zaman “Aşiret”, kimi zaman “Kızılbaş”, kimi zaman da ALEVİ dediklerimiz TÜRK’ÜN öz be öz “OĞUZ BOYU” dan olan güzide insanlardır.
Hz. Muhammed’i “PEYGAMBER”,
Ali’yi “PİR”,
On İki İmamı “DÜSTUR”,
Ehlibeyti “ŞİAR” edinmişlerdir.
Düşüncelerin de sosyal ve içtimai yaşantılarında İslam Tasavvuf Felsefesinin inanç ve ahlak boyutuna fazlasıyla önem vererek, ” ELİNE, BELİNE, DİLİNE ” hâkim olma şuuru ile yaşamayı ve yaşatmayı ilke edinmişlerdir.
Hassasiyet ve Adalet anlayışları, Cem Evlerindeki icra ettikleri “Musahiplik” Cem’inde, kapılarını ve gönüllerini “Hırsıza, Katile, Yolsuza ve de Düşküne” tamamen kapatarak camianın kirlenmesine asla müsaade etmezler.
Sazın sözün ve muhabbetin, semah dönerek vücut bulması, Muhammed ve Ali’nin isimleri her geçtiğin de dökülen gözyaşları, İSLAM’A bağlılık ve hür metlerinin en güzel tezahürüdür.
ALEVİLER, Bu Mübarek Coğrafya ‘da içinde yaşattıkları, Vatan ve Memleket sevgisi ile yoğrulmuş, TÜRK’ÜN örf ve adetini özümsemiş, İSLAMI kendi kültür ve değerleriyle güzelleştirerek inancımızın zenginleşmesine neden olmuşlardır. Tarihin hiçbir döneminde Milletine ve Devleti’ne asla ihanet, delalet etmeden ve husumet beslemeden etle tırnak olmayı bilmişlerdir.
Alevi Kardeşlerimiz ve dostlarımız hakkında, art niyetli ve ön yargılı itibarsızlaştırma düşünceleri ve çirkin politikalara meze edilmek istenmeleri bu Ülkeye yapılacak en büyük kötülük olarak görmekteyim.
Onlar…Bizim gözümüz de HACI BEKTAŞİ VELİ ‘nin Anadolu’yu “Türkleştirmek ve İslamlaştırmak” üzere çıktığı bu Mübarek yolunu yol bilenlerle, PİR Sultan’ın hakka teslimiyetin deki incelik şuuruyla “Evveli Muhammed, Ahirim Ali” diyen Canlardır.
Erol Karaman / 12. November 2016
This entry was posted in ABD - AB - EMPERYALIZM, DİN-İNANÇ. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *