SENEGAL’li  OUSMANE SEMBENE: ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ İLAN EDİYOR VE DE AVRUPA’YI KOVUYORUZ…”

“Sayın baylar ve bayanlar, konuşmama İngiliz dilinde devam etmeyeceğim için hepinizden özür dilerim.
Sizin topraklarınızdayım ve sizin sahibi olduğunuz sistem içinde sizin tarafınızdan payelendiriliyorum. Ancak asıl konuşmam kendi öz dilimde olacaktır. Merak edenler, konuşmamın İngiliz diline tercümesini koltuklarında bulabilirler.
İngilizler geldiklerinde ellerinde İncil, bizim elimizde topraklarımız vardı. Bize, gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler.  Gözümüzü açtığımızda ise; bizim elimizde İncil, onların elinde topraklarımız vardı.
 İngilizler’in dinini, dilini öğrendik. Uzak dünyadan gelen yeni dil ve din bizi hep çalışmak zorunda kalan itaatkâr köleler yaptı. Özgürlük için her karşı geldiğimizde, bizi birbirimizle savaşmak için ikna ettiler ve silah verdiler.
 İngilizler gelmeden önce topraklarımızda sadece kavga vardı. İngilizler’in kutsal dini bizim kavgacılığımızı kullandı; evlâtlarımızı savaşçı yaptı.
 Hem de sadece kendi kardeşleriyle savaşan, dünyayı İngiliz dilinden ve İncil’den ibaret sanan vahşi savaşçılar.   Hastalıklar yaydılar. Ne olduğunu bilmediğimiz içeceklerle bizleri hasta ve zayıf yaptılar. Atalarımız’ı zincirleyerek büyük şehirlerine köle olarak götürdüler.
 O büyük binaları, caddeleri, tünelleri ve kiliseleri insan etinin üzerine inşa ettiler.
 Kendilerini temizlemek için sanatçılarına fikir adamlarına; sadece kendilerini kapsayan insan tariflerini yaptırdılar. Her çeşit yiyeceklerin büyüdüğü topraklarımıza ilaçlar döktüler. Toprağın altındaki yanıcı siyah cehennem kanı için bizleri öldürdüler.  Büyük acılar ve ölümcül işkenceler ördüler.
 Her gelen gemiden; kıyılarımıza hep ikiye bölünmüş tekneler yanaştı.  İlk gelenler zulüm ettiler, arkasından gelen arkadaşları zulmü durdurma vaadiyle bizleri ele geçirdiler. Bugün gelenler de aynı sistemle hâlâ işgale devam etmekteler.
 Yeni ilaçları, biyolojik silahları ve hastalıkları deneyen gönüllü doktorlarınızı istemiyoruz.
 Emperyalist sisteminizde geri dönüşüm ekonomisiyle aslında sömürü olan yiyecek yardımlarınızı kabul etmiyoruz.
 “ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ İLAN EDİYOR VE DE AVRUPA’YI KOVUYORUZ…”
 Birbirimizi anlamamızı zorlaştıran, şarkılarımızı ve masallarımızı unutturan fakir dilinizi reddediyoruz.
 Çağdaş dünya daveti içindeki, bizi zorla şekillendiren yüzeysel sanat kuramlarınıza karşı çıkıyoruz.
 Özgürlüğümüzü ilan ediyor, Afrikalı insanlar olarak doğduğumuzu ve Afrikalı ölmek için de bütün Avrupa’yı topraklarımızdan kovuyoruz.
 Birbirimizi öldürelim diye bize öğrettiğiniz ırkçılığı… Felsefe adına önümüze sürdüğünüz batının sığ kafalı laflarını… Hukuk adına yaptığınız bütün şovenistliklerinizi… Ve sanat diye dayattığınız bütün estetik öğretilerinizi…
 Afrika topraklarından silene kadar Afrika sizinle savaşacaktır.
 Siz kabul etmeseniz de bir Afrikalı en az dünyanın herhangi bir yerindeki bir batılı kadar onurludur.
 İnsan onurlu doğar. Ve hiçbir insanın kraliçelerin vereceği onura ihtiyacı yoktur.”
“ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ İLAN EDİYOR VE DE AVRUPA’YI KOVUYORUZ…”

SENEGAL’li  OUSMANE SEMBENE: 
Ousmane Sembène, (d.1920, Casamance, Fransız Batı Afrikası – ö. 9 Haziran 2007, Dakar, Senegal) Senegalli yazar, senarist ve yönetmen.
Sahraaltı Afrikası’ndaki halkların bağımsızlığını kazanması sonrası bu halkların ve genelde Afrika’nın kendi kimliğini ve özgün sanat anlayışını oluşturma sürecindeki öncü isimlerden birisidir. Eserlerinde sömürgecilik ve ırk ayrımı meselelerine değinmiştir. Yazarlık ile başladığı sanat çalışmaları daha sonra sinemanın ağırlık kazanmasıyla devam etmiştir. Bunda bilinç kazandırmak istediği halkın yeterince kitaplarına erişememesi ve Fransızca okuma yazma oranının düşük olması etkili olmuştur.
1962’de bursla Moskova’ya gidip Moskova Devlet Sine­ma Enstitüsü’nde sinema eğitimi aldı. 1966’de kendisinin ilk uzun filmi olan La Noire de… (Siyah Kızın Biri…) adlı filmi çekti. Fransız ailesinin yanında hizmetçilik eden, okuma yazma bilmeyen Dakarlı bir siyah kızın öyküsünü anlattığı bu film sonrası 1967 Cannes Film Festivali’nde jüriler arasında yer aldı. 1979’da 11. Moskova Uluslararası Film Festivali’nde sinemaya katkıları dolayısıyla ödüle layık görüldü. 2004’te çektiği son filmi Moolaadé ile Cannes Film Festivali’nde Belirli Bir Bakış Ödülünü kazandı.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Ousmane_Sembène
Sayın Rehan Gündogmus’a teşekkür ederim.
This entry was posted in ABD - AB - EMPERYALIZM, AKLI VİCDANI HÜR YAZIŞMALAR, CUMHURİYET - DEMOKRASİ - ÇAĞDAŞLIK, İNSAN HAKLARI - DEMOKRASİ. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *