GELİN EŞEĞE TERS BİNELİM

GELİN EŞEĞE TERS BİNELİM

engin uçar / 04.06.2020 / z_eucar@yahoo.com.tr

Olacakları yazdık, inandıramadık. Kabahat bizim. Olanları gördük.
Çoğunluk görmemezliğe geldi. Kabahat kimin?

Ülke tımarhaneye döndü. Gerçekle yalan birbirine karıştı. Hayal gerçeği boğdu.
Kendini Hitler sanan var. Kendini Hitler’in SS’leri sananlar ise;
Hay, Hitler selamı çakmak için yarışıyor…
Bazıları Bolu Beyi olduğunu söyledi. Köroğlu ile Ayvaz’a sanki kıran girdi. Bazıları Nemrut Mustafa’yım dedi… Bazıları da Mustafa Sabri’yim deyip, ‘tövbe Yarabbi, tövbe Türklüğüme’ dedi.
Ali Kemal’e rağbet çok oldu. Peyam-ı Sabah çoğaltıldı. Büyük bir sürü, Ali Kemal benim diye çığlık atıp köşe kapıştı.
Kendini işgal ordusu askeri sananlar, Türk Bayrağından rahatsız olup, bayrağımıza ‘tahrik unsuru’ dedi. Kendini Derviş Mehmet sananlar, pala ile öğrenci askerin kafasını kesti.
Kürt Teali Cemiyeti, İngiliz Muhipleri Cemiyeti, Teali İslam Cemiyeti kafası şekil değiştirip güncellendi.
Kimi zünnar kuşandı, kimileri Ben Yohai olup, Talmud ile fetva verdi. Fetvasıyla pedofiliyi güncelledi. Çocuk gelinler kutsandı. Çocuk gelinleri dinin gereği sanan cahiller, Yahudilerin;
Çocuk gelinleri Yahudilerden değil, Goyim diye aşağıladıkları kölelerden seçtiklerini bilemedi. Çocukların nasıl bir tehdit altında olduğunu göremedi.
Cariyelik geçer akçe oldu, soykalar baş tacı edildi.
Kadılar kadın öldürmeyi özendirdi.
Palyaçolar geçidi seyrettik bol bol, gülemedik. Bütün ülke maskeli baloya döndü. Dili ayrı, eli ayrı, yüreği ayrı yaratıklar türedi. Her yeri ayrı oynayan kemiksiz yaratıklar başımıza asıl oğlan-asıl kız oldu. ŞEYTAN Şirince diye pazarlandı. Korkaklar kahraman, namussuzlar melek, hırsızlar kasaya bekçi oldu. Tavuk kümesleri için tilkilere, ahırlar için kurtlara teşvik verildi. Ortada ne ahır kaldı, ne kümes. teşvikler en tepeden affedildi. Millet kazıklanmaya doymadı.
Deli Dumrul köprüleri yapıldı. Geçen de, geçmeyen de haraca kesildi. Fakir soyulup, zengine verildi.Er meydanı namerde kesti. Merhamet karaborsaya düştü.
İnsanlık sürgün edildi.
Bizans oyunları her saat, her dakika gösterime girdi…
İftira sıradan vaka oldu. Bitmeyen dizi, yalan rüzgarı oldu.
Eşkıya dağdan Başkente indi.
Firavun’un ruhu şad oldu.
Kargalar bülbül, akrepler bilirkişi,
tavşanlar süvari oldu.
Sinekler kelebek, eşek arıları kovana doldu.
Ağaçları kesmek farz, suları boğmak farz-ı ayın oldu.
Güzel olan ne varsa, hepsi hedefe kondu. Milyon yıllık göl bile kurudu. Ölüm kutsandı. Ülke tabutluğa döndü.
Olacakları yazdık, anlatamadık. Kabahat bizim.
Olacak dediklerimiz oldu, görmedin. Kabahat kimin?
Oldu olacak Nasrettin Hoca gibi eşeğe ters binelim. Önümüzü, burnumuzun ucunu görmedik, bari ARKADA BIRAKTIKLARIMIZI izleyip, olanları görelim.
Zahide UÇAR ( 04. 06. 2020)
This entry was posted in Zahide Uçar. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *