Kadın ve erkek! Yin ve yang! Birlikte ve tamamlayıcı!

Yontma Taş Devri’nde kadın
ve erkeğin yaşamdaki rolleri

Kadın ve erkek! Yin ve yang!
Birlikte ve tamamlayıcı!


Bu yazımda kadın ve erkeğin 50 bin sene önceki Yontma Taş Devri yaşamına göz attık. Yaşamda bir olunca, birlikte hareket edince başarı ve güzelliklere ulaşıyor kadın ve erkek.

Bir sabah güneş doğuyor, takvime göre sene MÖ 50 bin, yani bundan yaklaşık 52 bin sene öncesi. Yaklaşık 80 kişiden oluşan insan topluluğunda erkekler yola çıkmak için çoktan hazırlandılar bile. Kolay değil, her gün 40 km. kadar yol yürümeleri gerekiyor avlanmak ve kabileye besin olarak et getirebilmek için. Henüz avcı-toplayıcı dönemdeyiz. Tarıma geçiş için henüz 40 bin yıl gibi bir sürenin geçmesi gerekiyor.

Kabile kadınları da uyandılar, ağlaşan çocuklar etrafta koşuşturuyor, hepsi acıkmış durumda. Hemen dün toplamış oldukları meyve ve sebze, bitki köklerini aralarında pay ederek kahvaltı tamamlanıyor. Kahvaltıda öncelik yaşlılarda, zira onların kabile için çok büyük bir önemi var: Çocuklara bakmak ve göz kulak olmak! Öyle ya, erkekler avlanmak için ve kadınlar da meyvebitki toplamak için uzaklaştıklarında, saatlerce çocuklarla kabiledeki yaşlılar ilgilenecekler. Kabile çocuklarına ayrım yapılmadan ortak gözetim sağlıyorlar, çocuklar tüm kabileye ait. Yaşlılar, tüm çocuklarla ilgilendikleri için mümkün olduğunca dinç ve sağlıklı olmaları bu yüzden çok değerli.

Birazdan kabilenin erkekleri av eti bulmak için tüm gün sürecek yürüyüşe başlayacaklar. Kadınların topladığı meyve ve sebze köklerinden kendi paylarına düşenleri acıktıklarında yemek için yanlarına alarak uzaklaşıyor ve gözden kayboluyorlar. Kolay değil, belki 2 gün boyunca geri dönmeden av eti arayacaklar. Öyle kolay değil beslenme zincirinde proteine ulaşmak. Av için çıkılan her 10 yürüyüşten sadece 1 tanesinde eve et ile dönülüyor. Yani öylesine değerli bir besin kaynağı hayvansal protein. Özellikle B12 vitamini sadece hayvansal gıdalarda bulunuyor, et-sütyumurta gibi. Tarım çağına gelinmesine daha 40 bin yıl var ve besi hayvanları henüz evcilleştirilmediğinden, B12 vitamini için av eti tek kaynak. B12 neden önemli diye araştırınca bugün şu bilgilere ulaşıyoruz:

Sadece hayvansal gıdalarda bulunan B12 vitamini canlılar için neden çok değerli?

• Hücre DNA sentezinde görev almaktadır.
• Protein sentezi oluşumunda görevlidir.
• Güçlü bağışıklık sistemi için gereklidir.
• Duygu durum düzenlenmesinde merkezi sinir sisteminde görevlidir.
• Kısa ve uzun süreli hafızanın verimli çalışmasını sağlar.
• Kemik erimesi, osteoporoz önlenmesinde katkı sağlar.
• Sinir hücrelerinin onarımında görev yapar.
• Eritropoez, yani kan hücrelerinin üretiminde rol alır.
• Çinko-magnezyum gibi minerallerin vücudumuzda emilim ve işlevlerini düzenler.
• Nörolojik işlevlerin düzgün çalışması için gereklidir.
• Büyüme ve gelişmenin doğru ve uygun olması için gereklidir.
• Dinç ve enerjik olmak için B12 vitaminine ihtiyacımız vardır.

Hayat müşterektir!
İnsan vücudu ve özellikle beynimiz için böylesine gerekli olan hayvansal besini sadece erkeklerin avladığı etlerden elde edebiliyordu hikâyesini anlattığımız kabilemiz. Erkeklerin aile yaşamına ve bireylerin akıl ve beden sağlığına katkısı ne kadar da değerli ve önemliymiş,  öyle değil mi değerli dostlarım? Hiç de öyle değil! Neden biliyor musunuz? Çünkü “hayat müşterektir!”

Bu ne demek şimdi? Hani B12 vitamini olmadan olmazdı, insan beyni ve gelişim için B12 vitamini kaynağı olan av etini sadece erkek bulup getiriyordu? Hem tüm bunları nereden çıkartıyorsunuz? Nasıl biliyoruz 50 bin sene önce Yontma Taş Çağı’ndaki aile yapısı ve görev dağılımını?

Prof. Dr. Alice Robert, Birmingham Üniversitesi’nde görevli biyolojik antropolog olarak Tanzanya’daki Hadza kabilesini uzun yıllar araştırdı. Bu kabilenin aile yapısını, görev dağılımını uzun yıllar incelemiş ve yayımladığı bulgulardan şunları biliyoruz: Kabile halen avcıtoplayıcı yaşam geleneğini sürdürüyor ve tarım çağına henüz geçmiş değiller. Yukarıda anlattığım 50 bin sene önceki yaşam koşullarının hiç değişmeden halen devam ettiğini işaret ediyor tüm araştırmalar.

Hikâyedeki çok ince bir detayı tekrar hatırlatmak istiyorum ki, erkeklerin sağladığı B12 vitamini çok değerliydi. Yeterli B12 vitamini yani av eti getirmiş olmasalar, kabilenin beden ve akıl sağlığı düzgün şekilde gelişemezdi, çok doğru. Bununla birlikte, kabiledeki kadınların görevini tekrar hatırlatmak istiyorum. Erkekler her gittikleri 10 av girişiminden 9 tanesinde başarısız olarak dönüyorlardı. Bugün Hadza kabilesindeki erkeklerin avlanma başarısı oranı bize bunu ışık tutuyor. Erkeklerin eve av getireceği güne kadar kabilenin beslenme görevi kadınlarda. Kadınlar toplayıcı olarak çevredeki yenilebilen bitki kökleri ve meyveler ile gerekli kalori desteğini kabileye sağlıyorlar.

50 bin sene öncesindeki Yontma Taş Devri’nde erkeklerinin avlanmaya gidecek enerji için kadınların sağladığı besin zincirine ihtiyaçları vardı. Kabiledeki yaşlı kadınlar, en lezzetli ve besin değeri yüksek olan meyve ve bitki köklerinin neler olduğunu ve nasıl bulunacağını kuşaktan kuşağa diğer genç kadınlara aktardıkları için erkekler avlanmaya gidecek gücü bulabiliyorlardı.

Kadın ve erkek! Yin ve yang! Birlikte ve tamamlayıcı!
Bu yazımda kadın ve erkeğin 50 bin sene önceki Yontma Taş Devri yaşamına göz attık. Yaşamda bir olunca, birlikte hareket edince başarı ve güzelliklere ulaşıyor kadın ve erkek. Bir sonraki makalemde bugünün Türkiye’sinde kadın ve erkeğin aile içi rolleri üzerine bazı araştırmaları paylaşacağım.

24 Ekim 2019 Perşembe
Dr. Bora Küçükyazıcı
Aile Danışmanı & Eğitim Koçu

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1643953/

This entry was posted in GEÇMİŞİN İÇİNDEN YAŞAM, HAYATIN İÇİNDEN. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *