İRTİCA GÖZ GÖRE GÖRE GELDİ!!! * PERDE ARKASI * YEŞİL AHTAPOT- “İLİM YAYMA CEMİYETİ”

gazzetta9 DOSYA HABER – Celal Eren Çeli̇k
08.04.2019 / Güncellendi 06.01.2024

YEŞİL AHTAPOT- “İLİM YAYMA CEMİYETİ”


Siyasal İslam’ın temsilcileri ve “derin kadroları” kurulan vakıf ve STK’lar eli ile nasıl bir “ağ kurdular?
Kurulan bu “network” siyasal İslam’ın siyasal ve ticari ayağı için nasıl vazgeçilmez bir hal aldı…
Bu büyük “network” içinde kim kimle,uluslararası bağlantılar neler,girift ilişkiler ağı, uygulanan bu projenin siyasal ve ticari hayatta ne denli belirleyici olduğu… Hepsi ama hepsi bugün itibariyle gazzetta9.com da kapağını kaldıracağımız YEŞİL AHTAPOT başlıklı dosya haber yazı serimizde olacak…
Dosya haber serimiz için genel çerçeveyi çizdiğimiz bu girizgahtan sonra Türkiye’de ismi daha çok 15 Temmuz Darbe girişimi sonrasında duyulan siyasal islamın kurduğu “STK-VAKIF AĞININ” “Amiral Gemisi” konumundaki İlim Yayma Cemiyeti’ni mercek altına alacağımız ilk bölümümüz ile serimize başlıyoruz…
İşte gazzetta9.com farkı ile bu büyük “AĞ” ve Türkiye’yi sarıp sarmalayan siyasal ilişkilerin STK-VAKIF bağlantıları…

SİYASAL İSLAMIN “SİVİL TOPLUM” YAPILANMASININ AMİRAL GEMİSİ:İLİM YAYMA CEMİYETİ…
Tarih yaprakları 17 Ekim 1951’i gösterdiğinde sonraki yıllarda günümüze dek Siyasal İslam için çok büyük önem taşıyacak olan bir “Cemiyet” kurulmaktadır… Bu cemiyetin ismi “İLİM YAYMA CEMİYETİ” dir. İLİM YAYMA CEMİYETİ misyonunu “Milli ve manevi değerleri korumak” olarak açıklamaktadır.
Ancak “MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİ KORUMA” misyonu ile kurulan İlim Yayma Cemiyeti’nin kurucu kadrolarına bakıldığında bu kadroların Türkiye’de ABD öncülüğünde CIA destekli olarak kurulan, hatta 2 numaralı şubesi Erzurum’da Fethullah Gülen tarafından faaliyete geçirilen Türkiye Komünizmle Mücadeli Derneği’nin kadroları olduğu gözükmektedir.
Kim vardır bu “Kurucular kadrosu” içerisinde?
Yusuf Türel,Nazif Çelebi,Ahmet Ata Köseoğlu,Ömer Lütfi Take,Hamit Çağıl,Ali Rıza Cansu,Ali Sünnetçioğlu,Cemalettin Tunç,Mustafa Doğanbey, Süleyman Kuşçulu…
İlim Yayma Cemiye’nin ilk kuruluş günlerinde kendisini en çok destekleyen bir başka kuruluşun ise yine “uluslararası ilişkileri” tartışma konusu olan “Aydınlar Ocağı” olması da diğer enteresan noktadır.
Ancak “sessiz ve derinden” yapılandırılarak, gün be gün güçlendirilen bu yapılanmanın arkasındaki asli güç Suudi Arabistan ve Suud Devleti’nin istihbarat örgütü RABITA’dır…
10 Kasım 1953 günü tarihli bir CIA raporunda İlim Yayma Cemiyeti ile Suudi Arabistan gizli istihbarat servisi arasındaki ilişki aynen şu ifadeler ile kendisine yer bulmuştur:
““İlim Yayma Cemiyeti Arap Gizli Servisinin gizli adı olup, amacı, Arapça konuşulması ve yazılmasının yasak olduğu tüm ülkelerde, imamları ve vaizleri eğitmek için gizli okullar kurarak bu okulları fonlamaktır.”
(Kaynak:20 Mart 2017-Aydınlık Gazetesi-CIA BELGELERİNDE İLİM YAYMA CEMİYETİ başlıklı haberi)
Evet İlim Yayma Cemiyeti kuruluşunun henüz 2.senesinde CIA raporlarında kendisine yer bulmuştur ve bu cemiyetin “İLİM YAYMAKTAN” çok daha “derin” misyonlarının olduğu görülmektedir.
İlim Yayma Cemiyeti’nin kuruluş ve ilk örgütlenme yapılanmasını oturttuğu dönem,ABD ile çok yakın ilişkiler içerisinde olan Demokrat Parti iktidarı ve hemen arkasından gelen Adalet Partisi iktidarı dönemi olmuş, İlim Yayma Cemiyeti bu iktidarlar döneminde kendisine açılan alan ve sağlanan özel “imtiyazlar” sayesinde giderek büyümüştür.
Cemiyet giderek güçlenirken 1953 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile “Umumi Menfaatlere Yararlı Dernek” statüsüne alınarak önü daha da açılmıştır.
Zamanın yükselen sermayedarlarından Sakip Sabancı ile Ziraat Odaları Birliği Başkanı büyük toprak ağası Fahri Tanman, İlim Yayma Cemiyeti’ne maddi destek vermişlerdir. (Kaynak:Uğur Mumcu-Rabıta)
Kuruluşundan 17 sene sonra yani 1963 yılına gelindiğinde ise Cemiyet, 46 şubesi ve yıllık 35 milyon TL gibi o zaman için çok büyük bir paraya hükmeder oldu.Cemiyet özellikle Suudi Arabistan ile sıkı ilişkiler geliştirmişti.
Şimdi burada İLİM YAYMA CEMİYETİ’ne bir virgül koyarak aynı tarihlerde Suudi Arabistan coğrafyasına doğru uzanalım… Suudi Arabistan petrollerini ARAMCO isimli şirket çıkartmaktadır… Peki bu şirketin ortağı kimdir?

ARAMCO’nun ortağı CHEVRON,Standard Oil of New Jersey ve Socony-Vacuum Oil o yıllarda… (1980’de Suudi devleti şirketin paylarının tamamını satın aldı) Peki o yıllarda ARAMCO’ya ortak olan şirketler kimin? Rockefeller Ailesi’nin!
İlim Yayma Cemiyeti’nin yakın ilişkilerini üstad Uğur Mumcu’nun RABITA isimli eserinde detaylıca yazdığı Suudi istihbarat servisi RABITA ise işte bu ARAMCO isimli şirkette Rockefeller Ailesi ile ortak! Yani İlim Yayma Cemiyeti’ne finans kaynağı olan RABITA’NIN PARASINI Amerikan ROCKEFELLER AİLESİ veriyor!
Zaten bu tarihlerde cemiyetin ARAMCO ve RABITA ile ilişkilerini giderek daha sıkı hale getirdiğini görüyoruz.
Ancak İlim Yayma Cemiyeti’nin asıl “atılımını” gerçekleştirdiği yıllar 1970’ler olmuş,cemiyet 70’li yıllar ile birlikte adeta bir “Şahlanış” dönemi yaşamıştır.
Kurduğu Kur’an Kursu ağı ve İmam Hatipler artık İlim Yayma Cemiyeti’ne yetmemektedir ve Cemiyet artık gözünü öğrenci yurtlarına dikmiştir.Devlet kadrolarındaki “etkin bağlantılarına” yaptığı baskı sonrasında İlim Yayma Cemiyeti istediğini alır ve kısa süre içerisinde Türkiye’nin dört bir yanında yüzlerce öğrenci yurdunun sahibi konumuna gelir.
Cemiyet Kur’an kursları ile ilk-orta okul seviyesinde,İmam Hatipleri ile lise seviyesinde ve son olarak yurtları vasıtası ile Üniversiteler seviyesinde “kadrolar” devşirmektedir. Bu nedenle bu üçlü sac ayağı İlim Yayma Cemiyeti’ni ayakta tutan hayati derecede stratejik öneme sahip “taşıyıcı kolonlardır”.Cemiyet ülke yönetiminde buralardan yetiştireceği kadrolar ile etkin olmayı düşünmektedir. Ve bu yurtlardan çıkan öğrenciler devlet kurumlarına yerleştirilmeye başlanır.
Bu arada 31 Mart 1973 tarihinde “sessiz sedasız” biçimde bir Vakıf Kurulur… İLİM YAYMA VAKFI... İlginçtir kurucuları hiç de yabancı değildir bu vakfın…
Peki kimler vardır İLİM YAYMA VAKFI’nın en üst seviyedeki “kadrolarında”
Korkut Özal,Turgut Özal,Süleyman Mercümek-kendisi “buharlaşan” Bosna’ya yardım paraları ile meşhur olmuştur-,Salih Tuğ, AKP 21.ve 23. dönem Milletvekili, Abdullah Gül’ün İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da Milli Türk Talebe Birliği’nde hocası olan Nevzat Yalçıntaş, KALE GRUBU’nun kurucusu ve sahibi İbrahim Bodur, Erenköy Cemaati’nin lideri,BİM ve ALBARAKA TÜRK’ün kurucusu,Cüneyd Zapsu’nun ortağı, TOPBAŞ Ailesinin en önemli isimleri Eymen Topbaş,Muammer Topbaş,Latif Topbaş,Mustafa Topbaş,Sebahattin Topbaş, ÜLKER’in kurucusu Sabri Ülker,Yusuf Türel,Nahit Rıfkı Dinçer,Rıfat Tandoğan,Osman Kılıç,Necip Fazıl’ın doktoru Ayhan Songar ,eski AKP’li milletvekili ve bakan Mehmet Aydın, eski bakan ve valilerden Vefa Poyraz,Numan Kurtulmuş’un babası İsmail Niyazi Kurtulmuş..
Peki bu kadar mı? Tabii ki hayır… Vakfın kurucuları arasında Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Kemal Unakıtan, Ali Coşkun, Kadir Topbaş da yer almaktadır.
İLİM YAYMA VAKFI, İLİM YAYMA CEMİYETİ‘nin daha da kurumsallaşarak vakıflaştığı “Ardılı” konumundadır…
Evet İlim Yayma Cemiyeti siyasetten bürokrasiye kadar uzanan çok geniş bir “ağ” kurmuştur…
İLİM YAYMA CEMİYETİ, tabii ki devlet kademelerine bu siyasal-bürokratik ağ ile yayılırken finans sektörüne de gözünü dikmiştir.
İlim Yayma Cemiyeti’nin finans sektöründeki ilk hamlesi 1980 sonrasında Suud sermayenin Türkiye’ye güvenilir biçimde sokulmasını sağlayacak olan ve bu nedenle projelendirilen İslami Kalkınma Bankası ile olmuştur.Kurulan bu bankanın en önemli yönetici kadrolarını İlim Yayma Cemiyeti oluşturmuştur ve bu banka ile birlikte kurulan ilişkiler de çok daha girift bir hal almıştır.
İlim Yayma Cemiyeti, Uğur Mumcu’nun tüm detayları ile aynı isimli kitabında nasıl bir yapılanma olduğunu ortaya koyduğu Suudi Arabistan merkezli RABITA örgütü ile giderek sıkılaşan bir ilişki kurmuştur.Ve bu ilişkiler üzerinden “ARAP TİPİ” kendi finans sistemini kurmak üzere harekete geçmesi uzun sürmeyecektir.
Ve bu bağlamda en önemli adım atılarak Erenköy Cemaati lideri ve İlim Yayma Cemiyeti’nin en üst kademe kadrolarından birisi olan TOPBAŞ AİLESİ eli ile “faizsiz kazanç” ismi ile ALBARAKA TÜRK hayata geçirilir.Aslında ALBARAKA Suudi Arabistan merkezli bir banka olup,Suud “büyük sermayesinin” operasyonel olarak Dünya’ya açıldığı kapı konumundadır.
Ancak bankanın bir diğer kurucusu ise hiç yabancısı olmadığımız bir isimdir:KORKUT ÖZAL.
İlim Yayma Cemiyeti ve ardılı olan İlim Yayma Vakfı 1980’in sonlarına kadar Özal iktidarı ile altın çağını yaşasa da, ABD’nin “projelendirdiği” Gülen Hareketi ile yola devam etmesi ve stratejik tercihini bu yönde kullanması ile, Gülencilerin önünün açılması ile adeta 80’lerin sonunda “KIŞ UYKUSUNA” yatar..
Ta ki o zamanki adı ile “Cemaat” ile AKP iktidarının arasının açılmaya başladığı tarih olan 2012 senesine kadar…
AKP “Cemaati” tasfiye etmek isterken o zamana kadar bu cemaatten sağladığı kalifiye eleman ihtiyacının yerine ikame edecek yeni bir yapılanma ararken devreye İLİM YAYMA CEMİYETİ girecektir.
2012 yılında İLİM YAYMA VAKFI’na bağlı olarak Sebahattin Zaim Üniversitesi kurdurulur.Üniversite için İstanbul’un en değerli arazilerinden birisi olan tarihi Halkalı Ziraat Mektebi arazisi vakfa 20 yıllığına aylık 20 bin TL gibi komik bir rakama kiralanır. Tarihi Halkalı Ziraat Mektebi kapatılır…Bu okul aynı zamanda Mehmet Akif Ersoy,Zihni Derin, Ali Rıza Erten gibi isimlerin yetiştiği okuldur.
Üniversiteye ismini veren Sebahattin Zaim ise İLİM YAYMA VAKFI’nın finans modeli olan “Faizsiz Bankacılık” modeli tezinin Türkiye’deki öncü fikir babalarındandır.
2012 sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İLİM YAYMA CEMİYETİ’nin her toplantısında katılım sağladığını görüyoruz.
Adeta FETÖ karşısına “alternatif bir güç odağı” yaratılmaktadır AKP eli ile…
FETÖ’nün BANK ASYA’sı vardır, İLİM YAYMA CEMİYETİ’NİN AL BARAKA TÜRK’ü…
FETÖ’nün Samanyolu Kolejleri vardır,İLİM YAYMA VAKFI’nın İrfan Kolejleri…
FETÖ’nün yurtları vardır,İLİM YAYMA CEMİYETİ’nin yurt sayısı bir anda patlamış hatta Kredi Yurtlar Kurumu ile yapılan anlaşmalar ile devlet yurtlarından pek çoğu İLİM YAYMA CEMİYETİ’ne devredilmiştir.
Bu arada kamuoyuna yansıyan pek çok haberde de yer aldığı gibi İLİM YAYMA CEMİYETİ,AKP’li iş adamlarından bağışlar ve AKP’li belediyelerden aldığı işler ile mali yönden de her geçen gün güçlenmektedir.
İLİM YAYMA CEMİYETİ devlet kadrolarında da giderek güçlenirken özellikle yargı alanında kadrolaşır. 15 Temmuz sonrasında ise gücünün doruğuna ulaşacak ve hakim-savcı atamalarında İlim Yayma Cemiyeti en önemli referanslardan bir tanesi olacaktır.
İşte 15 Temmuz sonrası devlet içerisinde FETÖ’den doğan boşluğu doldurmak için kendi içerisinde de savaşa giren “SİYASAL İSLAMCI STK’LARIN” en etkin ve en köklü olan “AMİRAL GEMİSİ” İlim Yayma Cemiyeti…
YEŞİL AHTAPOT “dosya serimizin” ilk bölümü burada sonlandırırken, dosyamızın bundan sonraki bölümlerinde yazacağımız pek çok STK ve kurulan ilişkiler ağının da yine sizleri şaşırtmaya devam edeceğini belirterek ilk bölümümüzü burada noktalıyoruz…
https://www.gazzetta9.com/dosya-haber/yesil-ahtapot-1-bolum-ilim-yayma-cemiyeti
This entry was posted in İHANET VE YABANCI YANDAŞLAR, İrtica, İSTİHBARAT KURUMLARI, ORTADOĞU ÜLKELERİ, ŞERİAT - İRTİCA - KARANLIĞIN AYAK SESLERİ, SİYASİ TARİH, YOBAZLIK - GERİCİLİK, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *