“SEVR-Paranoyası(!)”ndan “Seçimde hile var” Paranoyasına..

Aydogan Kekevi
5.04.2019

“SEVR-Paranoyası(!)”ndan
“Seçimde hile var” Paranoyasına..

Şu yerel seçimi kaybedenlerin çığırtıları “Sevr Paranoyası’dan Darbe Paranoyasına…” başlıklı eski bir yazımı anımsattı; yazıya baktım “Paranoya” olgusunun özünde değişen bir şey yok; değişen sadece “Paranoya”nın konuları oluyor; yani güncel durum ne ise o; bu bazen “Asker”, bazen “Dış güçler”, bazen de böyle işlerine gelmeyen seçim sonuçlarında olduğu gibi “Seçimde kesinlikle hile var”, “Oy sayısı mutlaka yanlış” vb. oluyor;

Kazandıkları gibi “kaybedeceklerini de” kabul etmek istemiyorlar (tabii işlerine de gelmiyor); sanki iktidarın her türlüsü bunların “Gökten indirilmiş beratlı demirbaş”ları!..

Sonuç olarak; muhalefetin haklı uyarılarını “Paranoya” diye geçiştirenler asıl kendilerinin o illetten muztarip olduklarının ya farkında değiller; ya da “değillermiş” gibi yaparak kaçınılmaz sonlarını geçiktirmeye çalışıyorlar..

Aydoğan 5.4.2019

Aydoğan KEKEVİ

“SEVR-Paranoyası(!)”ndan
“Seçimde hile var” Paranoyasına..

Yıllardır
“Sevr” dedik,

İktidarıyla, yandaş medyasıyla hep bir ağızdan
“Paranoya” dediler;

“Batılı Türkiye’yi bölmek istiyor” dedik,
“Paranoya” dediler;

“Bölücülerin amacı dil, şarkı, türkü falan değil; “özerklik” dedik, “Büyük Kürdistan” dedik,
“Paranoya, paranoya” dediler;

“Bunlar Laik Cumhuriyet’in tüm kazanımlarını alaşağı edecekler” dedik,
“Paranoya” dediler

“Türkiye’yi teokratik devlete, milleti ümmete dönüştürecekler” dedik,
“Paranoid” dediler;

“Bunlar laik Cumhuriyetle kavgalı” dedik,
“Paranoya” dediler;

“Bunlar özel yaşam falan dinlemez” dedik,
“Paranoya” dediler

“Bunlar yaşamın her koluna eğemen olmak isterler” dedik,
“Paranoid” dediler.

“Ülkenin taşını toprağını tüm değerlerini satıyorlar” dedik;
satanlar “Evet babalar gibi sattık, daha da satacağız” dediler
ama yalakaları yine de bize “Paranoya” dediler; “Paranoid” dediler

“dedik dediler”, “dediler dedik”
ve nihayet bu günlere geldik…

* * *

Diyenler boşuna “Etme kulum bulursun” dememişler;
şimdi kendileri tutuldular mı paranoyaya,
başladılar mı her öküzün altında buzağı aramaya;
Stadyumda ıslık çalanlar “Ergenekoncu”;
sokakta iktidara yuh çekenler “Darbeci”;
“Bu iktidar gitmeli” diyenler “Asker vesayetçisi”;
ekonomilerini beğenmedin “Ergenekoncu”;
Referandumda “Hayır” dedin “Balyozcu”;
Başbakanı, Cumhurbaşkanını sevmedin “Ergenekoncu”;
“Ordu’ya psikolojik saldırı var ” dedin “postal yalayıcı”;
muhalefet safında yer aldın, “seni gidi Balyozcu”,
iktidar aleyhinde yayın yaptın “Halkı isyana teşvik”
yeni bir yasayı beğenmedin, “seni Ergenekoncu seni”;
televizyon kurmaya teşebbüs ettin, “Hükümeti yıkmaya teşebbüs” “
“Anıtkabir”e çıktın hem “Darbeci” hem “Ergenekoncu.
Yani yer gök, dağ taş hep Ergenekoncu, darbeci dolu.
Şimdi de Ergenekon’u camiye soktular iyi mi?!;
Atatürk’e dua eden imamı da “Ergenekoncu” yaptılar..

(Milli Gazete yazarı Mehmet Şevket Eygi bugünkü köşesinde, camide Atatürk için dua okunmasını eleştirdi ve bakın konuyu nereye bağladı: “28 Şubattan sonra, Ergenekoncular ve Derin Devlet, Diyanet’e birtakım elemanlar soktular, sızdılar.”

http://www.odatv.com/n.php?n=diyanete-de-ergenekoncular-sizmis-2501111200

Eeee artık bu da paranoya değilse daha başka nasıl olacak bu paranoya denilen illet..

Kantarın topuzunu kaçırdıklarının farkında değiller.

Aslında ben bu AKP üst yönetimiyle kankalarının ve de onların yerli yabancı “Toplum Mühendisleri”nin, “akıl hocaları”nın belki bir ikisi dışında bunların paranoyaya tutulduklarından da, kendilerinin gerçekten “Ergenekon” varlığına, “darbe” olasılığına inandıklarından da kuşkuluyum..

Bunlar daha ziyade bu “Darbe Fobisi”ni “Ergenekon”u çok amaçlı İsviçre çakısı gibi kullanıyorlar: Hem muhalifler susturuluyor; hem “öcü gelip sizi yiyecek” diye yandaşların, liboşların gözü korkutuluyor; hem geçmişle hesaplaşılıyor; hem de 90 yıllık Cumhuriyet’te Şeyh Sait isyanınından PKK’ye; Menemen’den Maraş olaylarına kadar dincilerle Kürtçülerin Cumhuriyet ve yenilik düşmanı ne kadar melanetleri varsa Ergenekon’a yükleyip kendilerini aklıyor halkın kafasını karıştırıp toplumu kendilerinden yana paranoyaya yönlendiriyorlar..

Göründüğü kadarıyla “Ergenekon” bugünkü haliyle işlenmiş ve işlenecek cinayetlerin, faili meçhullerin ve hatta faili bellilerin yükleneceği bir günah keçisidir..

Bir yandan Laik Cumhuriyeti hem ABD’nin BOP planı amacına uygun olarak “Turkuaz İslam Cumhuriyeti”ne dönüştürürlerken öte yandan da oradan aldıkları destek ve güçle 90 yıllık Cumhuriyet’ten de intikamlarını alıyorlar..

Yani bir taşla iki kuş;
bir hamleyle iki tuş;
bakalım mindere ilk vuran kim olacak..

Aydoğan KEKEVİ 25.01.2011 / 5.4.2019

This entry was posted in SİYASİ TARİH, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *