ULUS DEVLET VE MİLLİ KAHRAMANLAR ÜZERİNE

Naci Kaptan / 15.02.2019

ULUS DEVLET VE
MİLLİ KAHRAMANLAR

Ne garip bir açmaz !!!

Amerika’da FOREIGN AFFAIRS dergisinde ; “A New Americanism – Why a Nation Needs a National Story” başlıklı bir yazı yayımlandı. (Yeni Bir Amerikancılık – Bir Milletin Ulusal Bir Hikayeye Neden İhtiyacı Var?)

Anlaşılan odur ki : Amerika Ulusal geçmişini anlatan öykülere yönelik yeni bir Amerikancılık yolunda. Kısa tarihlerinde ulus birliğini güçlendirecek kahramanlara ve hikayelere gerek duymuşlar.

Emperyalizmin en büyük temsilcisi olan ve Dünyadaki ULUS DEVLETLERİN yapısını bölerek değiştirmeye ve halkı birleştiren ana harç olan ULUSALCILIK kimliğini zayıflatmaya çalışan Amerika şimdilerde de kendisinin milliyetçi öykülere ve kahramanlara ihtiyaç duyduğu bir evreye mi geldi ?

Bu istek bizim aydınlanma karşıtı ve İslami bir devlet isteyerek MİLLETTEN ÜMMETE dönmek isteğinde olanların kulaklarına küpe olsun .

Unutulmasın ki MİLLET olamayan ve ÜMMET olmayı seçen tüm İslam ülkeleri bu nedenle emperyalizmin hedefi ve avı olmuşlardır . Milliyet bağı olmayan toplumlar zayıftır ve hemen parçalanarak dağılırlar ,direnç gösteremezler .

İşte ULUS BAĞI bunun için gereklidir . Aynı dili , geçmişi , kültürü , toprakları ve milli simgeleri paylaşan , ekonomik halkalarla birbirine bağlı toplumları parçalamak zordur . Ama aynı tanımı ÜMMET için yapamayız. ÜMMETİ birleştiren tek harç dindir , Müslümanlıktır . Bu harç halkı yeterince birleştiremez ve hemen dağılır . İşte bu nedenle İslam ülkeleri tüm dünyanın en ölümcül savaş alanları ve kaybedenleridir. Yine bu nedenle ülkemizdeki etnik farklılıkları kışkırtarak ULUS BİRLİĞİMİZİ kırmaya çalışıyorlar . Toplum önderleri bu tuzağa düşmeden önderi oldukları toplum alt birliklerini uyarmalıdır . Bölünenler yarının kaybedenleri olacaktır .

Ülkemiz çok büyük bir parçalama projesinin ana öznesidir . Bu kez düşman/lar topsuz tüfeksiz ve demokrasi , vakıf , kadın hakları , eğitim gibi kavramlarla aramıza sızarak , ve işbirlikçilere yönetim gücü sağlayarak sistemli bir şekilde işgal ve teslim alma programını uyguluyorlar .

ÜLKELERİN ELE GEÇİRİLME YÖNTEMİ ;

Önce işgal edilecek ülkenin yönetimi şekillendirilir ;

İŞ BAŞINA GETİRİLEN YÖNETİMİN GÖREVİ ;

1. Anayasayı ve rejimi değiştir
2. Parlamentoyu / meclisi işlevsiz hale getir .
3. Başkanlık sistemini getir .
4. Yüksek yargıyı denetim altına al / Atamalarda söz sahibi ol
5. Silahlı güçlerde hiyerarşik yapıyı dağıt / Komuta kademesini şekillendir / Orduyu zayıflat .
6. Ülkenin ekonomik dinamiği olan devlete ait tüm kuruluş , kurum ve yapıları ağırlıkla yabancılara satarak özelleştir . Sen de bundan kişisel çıkar sağla.
7. Bir tarım ülkesisin . Ekonomik damarların kesilmelidir . Bu nedenle çiftiçiye tarımsal desteği kes. Yakıt – gübre – ilaç – tohum v.b. tarımsal girdileri pahalı sat . Hasad zamanı aynı ürünün ithalat vergisini sıfırlayarak ithal et . Çiftçiyi toprağından ve üretimden uzaklaştır.
8. Aynı işleri hayvancılık için de yap .
9. Bankalarını özelleştir .
10. Olabildiği kadar yurt dışı kredilerle borçlan , borçlan …
11. Maden kaynaklarını , akarsularını yabancıların kullanımına aç.
12. Eğitim sistemini ÇAĞDAŞLIKTAN / AKILDAN / BİLİMDEN uzaklaştır.

Bu yazdıklarımın sizlere hiç de yabancı gelmediğini biliyorum. Teslim alma projesi tüm gücüyle devam ediyor . İşte tam burada bir parantez açarak Yurtseverlere düşen bir görevi hatırlatmak istiyorum . Bu planı bozmak için muhakkak Oyunuzu kullanınız.

ÜNİTER ULUS DEVLET yapımızı ve bizi birleştiren ve emperyalizme karşı direnç gösteren ögelerden birisi olan ortak tarihi geçmişimizin ana kahramanı ATATÜRK yukarıdaki nedenlerle silinmeye çalışılmaktadır. Atatürk’e yapılan saldırıların temelinde bu vardır . ULUSAL BİRLİĞİMİZİ ve DİRENCİ kırmaya çalışıyorlar.

Amerika 100 yıllık tarihinde kahramanlar ve öyküler yaratmaya çalışırken , yendiği devletler tarafından dahi saygıyla anılan ATATÜRK gibi evrensel bir kahramana ve Aydın Devrimci Devlet adamına SAHİP OLMANIN ve ÜNİTER bir ULUS olmanın değerini çok iyi bilmeliyiz.

YAŞASIN ÜNİTER ULUS DEVLETİMİZ
YAŞASIN MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
YAŞASIN LAİK DEMOKRATİK CUMHURİYET

Naci Kaptan / 15.02.2019

BAHSE KONU İNGİLİZCE MAKALE

United States Ideology
A New Americanism
Why a Nation Needs a National Story
By Jill Lepore

In 1986, the Pulitzer Prize–winning, bowtie-wearing Stanford historian Carl Degler delivered something other than the usual pipe-smoking, scotch-on-the-rocks, after-dinner disquisition that had plagued the evening program of the annual meeting of the American Historical Association for nearly all of its centurylong history. Instead, Degler, a gentle and quietly heroic man, accused his colleagues of nothing short of dereliction of duty: appalled by nationalism, they had abandoned the study of the nation.

“We can write history that implicitly denies or ignores the nation-state, but it would be a history that flew in the face of what people who live in a nation-state require and demand,” Degler said that night in Chicago. He issued a warning: “If we historians fail to provide a nationally defined history, others less critical and less informed will take over the job for us.” ………………………………………………………………………………………………………………..

https://www.foreignaffairs.com/articles/united-states/2019-02-05/new-americanism-nationalism-jill-lepore

Amerika Birleşik Devletleri İdeoloji
Yeni Bir Amerikancılık

Bir Ulusa Neden Ulusal Bir Hikaye Gerekir?

Jill Lepore tarafından
1986’da, Pulitzer ödüllü papyonlu Stanford tarihçisi Carl Degler, 1986’da, her yıl düzenlenen yıllık toplantı programını akşam yemeğinden sonra akşam yemeğinden sonra yapılan alışkanlıktan başka bir şey sundu. ……………………………….

Degler o gece Şikago’da yaptığı açıklamada, “Ulus-devleti dolaylı olarak inkar eden ya da görmezden gelen bir tarih yazabiliriz, ancak bir ulus-devlette yaşayan insanların neye ihtiyaç duyup talep ettiği ile yüzleşen bir tarih olurdu” dedi. Bir uyarı yaptı: “Eğer tarihçiler ulusal olarak tanımlanmış bir tarih sunamıyorsa, daha az kritik olan ve daha az bilgili olanlar bizim için işi devralacak” dedi.

This entry was posted in ABD - AB - EMPERYALIZM, İHANET VE YABANCI YANDAŞLAR, YOLSUZLUKLAR, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *