EKONOMİ TARIM GAP VE SİYONİZM * İSRAİL’e SATILAN TARIM ARAZİLERİ

GAP VE SİYONİSTLER

GAP Bölgesinin Tanımı

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Şanlıurfa ve Şırnak illerinin kapsadığı alan,‘GAP Bölgesi’ olarak tanımlanmaktadır.

Dicle ve Fırat nehirleri, GAP bölgesinden geçer.Fırat nehri, Türkiye’nin en verimli ve su potansiyeli en yüksek ırmağıdır. Erzurum’un 30 km. doğusundaki Dumlubaba dağındaki kaynağından çıkan Fırat nehri, önce Suriye daha sonra Irak topraklarına girer. Dicle nehri ile birleşerek Basra Körfezi’ne dökülür.

Fırat nehri üzerinde Türkiye’nin en büyük şu barajları inşa edilmiştir: Keban, Karakaya, Atatürk, Birecik ve Karakamış.Doğu Anadolu’da doğan Dicle nehri de, Irak topraklarına girdikten sonra Fırat’la birleşir.

GAP’ın Özellikleri

Güneydoğu Anadolu’nun en büyük kalkınma projesi
olan GAP’ın temel özellikleri şunlardır:

• GAP Alanı: 75.193 km kare. (Türkiye’nin %9.5’i)
• GAP Bölgesi Nüfusu: 6.608.619 (Türkiye’nin %9,75’i)
• GAP’ın Toplam Maliyeti: 32 milyar dolar
• Toplam Harcama: 19 milyar dolar–2006 yılı sonuna kadar.
• Planlanan Baraj Sayısı: 22
• Tamamlanan Baraj Sayısı: 15
• Planlanan Hidroelektrik Santralı Sayısı: 19
• Tamamlanan Hidroelektrik Santralı Sayısı: 8

GAP’a Yapılan Harcamalar

GAP’a önce Suriye, Irak ve İsrail karşı çıkmışlardır.Onların bu karşı çıkışlarıyla da, bu proje için gerekli dış finansman bulunmada zorluklar çekilmiştir.Bugüne kadar GAP’a yapılan harcamaların büyük bir bölümü ulusal kaynaklardan karşılanmıştır.GAP’ın boyutları ortaya çıkmaya başladıktan sonra şu uluslararası kuruluşlar ve yabancı ülkelerden işbirliğine girmişlerdir:

• Birleşmiş Milletler kalkınma Programı (UNDP)
• Dünya Bankası (IBRD)
• Avrupa Birliği (EU)
• Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)
• Dünya Su Konseyi (WWC)
• İsrail Tarım ve Kırsal kalkınma Bakanlığı Uluslararası Tarımsal kalkınma İşbirliği Merkezi (CINADCO) ve İsrail Dışişleri Bakanlığı Uluslararası İşbirliği Merkezi (MASHAV)

MASHAV

Siyonist İsrail GAP bölgesinde, kısa adı MASHAV olan
devlet kurumu aracılığıyla faaliyetlerini sürdürmektedir.

MASHAV elemanları, GAP bölgesinde çiftçilerimizi kandırıp arazilerini ellerinden almak için türlü yöntemler uygulamışlardır. Bunlardan biri de, muhtarları, sulama birliklerinden ve ziraat odalarından insanları bedava tarafından İsrail’e götürüp gezdirmeleri, yedirip içirmeleridir. Tabii bu gezilerin amacını şöyle anlatmaktadırlar: Sizi İsrail’e götürelim, teknolojimizi görün, sonra biz de sizin topraklarınızda yatırım yapalım!
MASHAV’ı 1972 yılında, Efendi Terörist Moşe Dayan kurmuştur.

MASHAV’ın temel çalışma ilkesi şudur:
‘Siyonist İsrail yönetimi hissedilmeli, ama görülmemelidir.’

MASHAV’ın gerçek amacı, faaliyet gösterdiği ülkelerde güvenlik, doğal kaynaklar ve ekonominin adım adım Siyonist İsrail’in denetimine geçmesidir.MASHAV’ın faaliyetleri Rusya, Venezüella, Arjantin, Peru ve Malezya’da yasaklanmıştır. Bu ülkelerin ortak özelliği, hepsinin ulusal ekonomilerini koruma iradeleri ve IMF ile ilişkilerini kesmiş olmalarıdır.

GAP’ta Hâlihazır Durum

• GAP’ta tamamlanan 15 barajın sadece 4’ünde sulama amacının yanı sıra hidroelektrik enerji santrali bulunmaktadır.

• 2007 yılı itibariyle, GAP’ta sulanmakta olan alan, hedef alanın sadece %14’üdür.

• GAP’ın 2010 yılına kadar tamamlanması öngörülmüşse de, gerçekçi hedefin 2023 yılı olduğu bildirilmektedir.

• GAP sulama projelerinin yaklaşık üçte ikisinin depolama ünitesi tamamlanmıştır. Ancak, sulama, yani dağıtım şebekelerinin %80’ini henüz tamamlanmamıştır.

• Yapılan bir araştırmaya göre, GAP’ın 30 yıllık gelişimini ele alırken, bölge halkı için toprak ve sosyal gelişme açısından bir getirisinin olmadığını ortaya koymuştur. Araştırmaya göre, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde toplumsal ilişkiler ve kalkınma dinamikleri açısından en belirleyici parametre olan toprak mülkiyet yapısında 1973’ten bu yana neredeyse hiçbir değişiklik olmamıştır. (Doç. Dr. Bülent Gülçubuk, “GAP Öncesi ve Sonrasında Toprak Mülkiyet Yapısı ve Bölüşüm İlişkilerinde Değişimler”, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi)

• GAP tamamlandığında; sulama faydası olarak 2,1 milyar dolar ve enerji faydası olarak 1,6 milyar dolar olmak üzere ulusal ekonomiye yılda toplam 3,7 milyar dolar katkı sağlaması beklenmektedir.

Siyonist İsrail’in GAP’a Olan İlgisi

Günümüzde artık İsrail, kendi bölgesindeki su kaynaklarının %85’ini denetler duruma gelmiştir. Aslında bu sadece Filistin halkının suları değildir.

• Siyonist İsrail, 1967 savaşından sonra, büyük kısmı Filistin bölgesine akan Ürdün Nehri’nin (Şeria) sularının en büyük kısmına el koymuştur.

• Suriye’nin Golan tepelerindeki su kaynaklarını da ele geçirmiştir.

• Yine Siyonist İsrail, Lübnan’ı işgal ettiği 1982 yılında, Lübnan’da doğup Ürdün’e akan Hasbani ve Wazzani nehirlerinin sularına el koymuş ve tamamen yasadışı yollarla Litani Nehri’nden daha fazla su almaya başlamıştır.

• Siyonist İsrail ve ABD’nin Kuzey Irak’taki var olma savaşının en önemli nedenlerinden biri petrol ise diğeri de bölgenin zengin su kaynaklarıdır.

• Yakın geçmişte Siyonist İsrail, Türkiye’de, Manavgat suyunu alma karşılığında 5 milyar dolar teklif etmiş, ama şart olarak da GAP yöresinde ayrıcalık istemiş, bu bölgede kibutz kurma niyetinde olduğunu bildirmiştir.

GAP ve Avrupa Birliği (AB)

AB, 6 Ekim 2004 tarihinde Türkiye’ye verdiği “Etkiler Raporu”nda, Dicle ve Fırat nehirleri üzerindeki barajların ve sulama sistemlerinin uluslararası, yani AB, yönetimine verilmesini istemiştir.

Şimdi, Siyonist İsrail’in GAP’taki faaliyetlerine biraz daha yakından bakalım.

Siyonist İsrail, GAP’ta Türk Vatandaşlarını Kullandı

1998–2005 sürecinde yürütülen çalışmalara dayalı istihbarat raporlarına göre; GAP bölgesinde Yahudi kökenli 60 Türk vatandaşının adam başı 5 bin ile 10 bin dönüm büyüklüğündeki arazi aldıkları ortay çıkmıştır: Toplam, 450 bin dönüm. Bu alan, Malta adasının yüz ölçümünün bir buçuk katıdır! (Malta’nın yüz ölçümü, 315 km. kare).

Arazileri satın alan Türk vatandaşı Yahudilerin maddi durumlarının, bu arazilerin alımı için gerekli para sahibi olmadığı ortaya çıkmıştır. Siyonist İsraillilerin GAP bölgesindeki Türk vatandaşları üzerinden tapularla arazi aldıklarını tespit eden istihbarat raporlarında öne çıkan bir isim var: Abraham Tilmen.

Şanlıurfa’daki Koç-Ata Sancak Süt ve ET Besi Tesisi’nde teknik eleman olarak çalışmış.

• MOSSAD ile ilişkisi olduğu iddia ediliyor.

• Sık sık İsrail’e ve Antalya’ya gidip geliyor. Antalya’da evi var.

Siyonistlerden Sedat Bucak’a Teklif

Siyonistler, Urfa’da Sedat Bucak’a da toprak satması için teklif götürmüşlerdir.Sedat Bucak bu bilgiyi doğrulamış, teklifi kesin bir dille reddettiğini bildirmiştir.

GAP’ta Siyonist Firmalar
İstihbarat raporlarına göre, GAP bölgesinde 2005 yılına kadar,67 Siyonist İsrail firmasının toprak satın aldığı, en az bir bu kadarının da gizli bir şekilde pazarlıklar yürüttüğü yazılmaktadır.

GAP’IN KAPISINI SİYONİSTLERE SÜLEYMAN DEMİREL AÇTI

Siyonist İsrail Devlet Başkanı Ezer Weizman, 1998 yılının sonlarında, Türkiye Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in resmi davetlisi olarak Türkiye’ye geldi. Ezer Weizman, gezisinin önemli bir bölümünü GAP konusuna ayırdı, bu doğrultuda Güneydoğu Anadolu’da incelemelerde bulundu. İddialara göre, Ezer Weizman ile birlikte gelen heyet geri dönmeyerek GAP bölgesinde çalışmalar yaptı. Bu çalışmalar sonucunda hazırladığı raporu İsrail’e gönderdi. İşte bu raporlar sonrasında GAP bölgesinde Siyonist İsrailliler toprak alımına hız verdi. Siyonist İsraillilere bu dönemde GAP’ta toprak alımında en büyük destek, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’den geldi.

İşte kanıtı.
İsrail başkonsolos Yardımcısı Moşe Kanfi,
Nokta dergisine verdiği röportajda şunları söylüyordu:

“İsrail’in Güneydoğu Anadolu’daki varlığının tek nedeni, GAP’taki 22 İsrail şirketidir… Şirketlerimiz, 1998’de Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in İsrail ziyaretinin ardından, Türk hükümetinin sunduğu anlaşmalarla GAP’a gitti. Türkiye’nin tarım alanında yüksek teknolojiye ihtiyacı vardı. İsrailli firmalar barajlar, sulama sistemleri ve kanal yapımıyla ilgili bütün araştırmaları ücretsiz yapmayı teklif etti. Bunlar dünya çapında iş yapan şirketlerdir…Dertleri toprak ya da gayrimenkul satın almak değildir, kâr etmektir..”

Nokta’nın yazarı sorar:“Türkiye’nin endişesini görüyor musunuz?”

Moşe Kanfi cevap verir:“Hassasiyetinizi biliyoruz. Bölgede Türkiye’nin çıkarları aleyhine bir şey yapmayız. Ankara’nın izni ve işbirliği olmadan asla bir şey yapamayız zaten.”

Türkiye Museviler Cemiyeti Onursal Başkanı Bensiyon Pinto şöyle diyor:
“Süleyman Demirel’in Sayın Ezer Weizman ile kardeşlikten ileri bir yakınlığı vardı. Aralarındaki iletişim görülmeye değerdi.”

İç politikaya dönük söylemlerinde, “GAP’ı gaptırmam!” diyerek halkımızı uyutan Süleyman Demirel, kardeşten ileri yakınlık duyduğu Siyonist İsrail Devlet Başkanı Ezer Weizman’in şahsında, GAP’ın kapılarını Siyonistlere açmıştır!

Siyonistler, Askeri Stratejik Bölgede Toprak Satın Aldı

Konya’nın Karapınar ilçesinin Askeri Stratejik Bölge olduğunu herkes biliyor. Bu alanda uluslar arası askeri atışlar yapılır. Ayrıca bu alan, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim Doktrin Komutanlığı’nın bulunduğu yerdir…İşte burada, İsrailli işadamları “Tarımsal İşbirliği ve Kalkınma Projesi” adı altında bir çalışma yaptılar. Ve bölgede bu çalışmayı yürütmek için 40 bin dönüm arazi satın aldılar.

Bu işe kimler mi aracılık etti?
Karapınar İlçesi Ereğli Belde Belediye Başkanı ve bölgenin 3 milletvekili.
İleri sürülen gerekçe şuydu: İsrail buraya teknoloji getirecekti!

Peki, stratejik bir yer olan Karapınar’da Siyonist İsrail’in 40 bin dönüm arazi kiralamasına Genelkurmay başkanı karşı çıktı mı?
Hayır!

Siyonistler Erdemli’de 4 Bin Dekar Arazi Satın Aldı

Mersin’in Erdemli ilçesindeki 4 bin dekarlık Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü, Siyonist İsraillilere satıldı.Bu arazi, denize sıfır olup, 4 bin metre uzunluğunda sahil şeridine sahiptir.Dünyanın ilk çekirdeksiz limonu burada üretilmiş, çok önemli tarımsal araştırmalar burada yapılmıştır.

İsrail Yabancılara Toprak Satıyor mu?

Siyonist İsrail toprakların %80’i devlete, %15’i Siyonist Ulusal Fonu’na, geri kalan %5’i de Yahudi ve İsrailli Araplara aittir.Yabancılara toprak satışı yasaktır.

Yalnız Siyonist İsrail değil, Avrupa ülkeleri de toprak satmazlar. İngiltere’de toprakların tamamı Büyük Britanya Kraliçesi’ne aittir. Sadece kullanma hakkı verilir.Tüm AB üyesi ülkelerde toprak satışı yoktur.

AB üyesi olmayan İsviçre ve Norveç’de de toprak satışı yoktur.

Yılmaz Dikbaş
02.11.2009

960) GAP ve Siyonistler

Naci Kaptan

Yazıyı paylaşanın notu ;

Sayın Dikbaş GAP ve İsrail’e satılan tarım arazileri için çok değerli bilgilerle  bizleri aydınlatarak uyarıyor  . Aşağıda GAP hakkında bilgiler sunuyorum fakat öncelikle gözden kaçırılmaması gereken, sayın Dikbaş’ın yazısında Siyonizm konunun ana hedefidir . İsrail milli çıkarları için kendi yönünden gereğini yapmaktadır. Fakat İsrail’e / Siyonizm’e kim kapıları açmakta ve tarım arazilerini satmaktadır ? Sorulması gereken bir soru da budur …

Sayın Dikbaş GAP Bölgesinde İsrail’e arazi satışlarının Demirel zamanında başladığını yazıyor.

Kim ki ;Suriye sınırımızda ekolojik tarıma çok uygun olan mayınlı arazileri temizlenmesi karşılığı 49 yıllığına İsrail’e vermek için on takla atandır !!!

GAP (Güneydoğu Anadolu Projesi)

Fırat ve Dicle Nehirleri üzerinde yapımı öngörülen barajlar, hidroelektrik santralleri ve sulama tesislerinin yanı sıra kentsel ve kırsal altyapı, ulaştırma, sanayi, eğitim, sağlık ve diğer sektörlerin gelişmesini ve hizmetlerini kapsayan entegre projedir. 2005 yılı verilerine göre toplam proje maliyeti 28 milyar dolardır.[1]

Projenin önemi

Projenin merkezinde Atatürk Barajı ve Hidroelektrik Santrali.
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), “Yukarı Mezopotamya” olarak bilinen ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin, sosyal ve ekonomik kalkınmasını amaçlayan insan odaklı bir bölgesel kalkınma projesidir. Türkiye’yi bölgesel kalkınma konusunda dünyaya örnek konuma getiren GAP; Fırat ve Dicle nehirleri üzerinde yapımı süren baraj ve hidroelektrik santralleri ile sulama tesislerinin yanı sıra kentsel ve kırsal altyapı, tarım, ulaştırma, sanayi, eğitim, sağlık, konut, turizm ve diğer sektörlerdeki yatırımları da kapsayan entegre ve sürdürülebilir bir kalkınma yaklaşımı içinde devam ettirilmektedir.

Teknik detayları

Güneydoğu Anadolu Projesi’nin yayılım alanının harita üzerindeki konumu
Güneydoğu Anadolu Bölgesi, büyük bir tarım potansiyeline sahiptir. Bölgenin geniş toprakları, makineli tarıma elverişlidir. Ancak tarımda karşılaşılan en önemli sorun, su yetersizliğidir. GAP’ın tamamlanmasıyla sulanabilecek alanlar genişleyecektir. Böylece tarımsal ürün artacak, bazı alanlarda yılda birden fazla ürün alınabilecektir. GAP, Türkiye ekonomisinin kalkınması için büyük önem taşımaktadır. GAP, 25 büyük sulama projesini kapsayan ve tamamlandığında 1,8 milyon hektar tarım alanının sulamasını gerçekleştirecek olan dev bir projedir. Türkiye’de sulanabilir potansiyele sahip olan alanların 8.5 milyon hektar civarında olduğu düşünülürse bu projenin büyüklüğü daha iyi anlaşılır. Projenin toplam tutarı 32 Milyar Amerikan doları’dır. Projenin, 2013 yılına kadar tamamlanmış olması planlanmaktadır.

[1] “GAP BKİ’nin Uluslararası İlişkileri”, T.C. Başbakanlık GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, 8 Aralık 2005. 14 Haziran 2010 tarihinde erişildi.

https://tr.wikipedia.org/wiki/GAP

 TÜRKİYE’Yİ KALKINDIRACAK OLAN
GAP NEDEN YARIM BIRAKILDI

02 Kasım 2011 tarihinde Kalkınma Bakanı
Cevdet Yılmaz şöyle dedi ;

GAP kapsamında enerji projelerinin yüzde 74’ünün şu an itibariyle faal duruma geldiğini, 2010 sonu itibariyle 338 milyar kilowatsaat elektrik enerjisi üretildiğini, bunun da 20 milyar doların üzerinde bir değere tekabül ettiğini belirterek, “Yani GAP kendisini hızlı bir şekilde geri ödeyen, ülkemize katkıda bulunan bir proje” dedi.

Yılmaz, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Konferans Salonunda yapılan GAP Eylem Planı İzleme Değerlendirme ve Koordinasyon Toplantısındaki konuşmasında, Güneydoğu Anadolu Projesinin sadece bölgesel bir program olmadığını, eğitimden sağlığa, sosyal hizmetlerden kentleşmeye birçok unsuru içeren milli bir program olduğunu söyledi.

2010 yılı fiyatlarıyla 42 milyar liralık bir harcama öngören GAP Master Planı çerçevesinde geçen yıl sonu itibariyle yaklaşık 34 milyar liralık harcama yapıldığını ifade eden Yılmaz, “Yani yüzde 80 oranında gerçekleşmiş bir Master Plan ve geri kalanını da hızlı bir şekilde tamamlamaya çalışıyoruz” diye konuştu.

GAP kapsamında 10 hidroelektrik santralın tamamlandığını ve enerji projelerinin yüzde 74’ünün şu an itibariyle faal duruma geldiğini anlatan Yılmaz, GAP’tan 2010 sonu itibariyle 338 milyar kilowatsaat elektrik enerjisi üretildiğini, bunun da 20 milyar doların üzerinde bir değere tekabül ettiğini söyledi. Yılmaz, “Yani GAP kendisini hızlı bir şekilde geri ödeyen, ülkemize katkıda bulunan bir proje” dedi.

Sulama anlamında tamamlanan barajların sayısının da 15 olduğunu belirten Yılmaz, 1 milyon hektar alanı sulayacak suyun bu barajlarda depolanmış durumda olduğunu, bunlardan da faydalanılarak 308 bin hektar alanda sulamanın fiilen gerçekleştirildiğini bildirdi.

https://www.dunya.com/gundem/gap-maliyetini-coktan-kurtardi-haberi-157980

Değerli okur ,açıklamalara göre GAP, tarım ürünü artışında ve elektrik üretiminde ülkemize çok büyük yarar sağlamıştır. Fakat bu hayati büyüklükteki projenin tamamlanması için ve bölgedeki gelirin artması, işsizliğin azalması ve tarımda kendimize yeterliğin devamı için yaklaşık 10 milyar dolarlık yatırım gerekirken GAP yarım ve öksüz bırakılmıştır.

YATIRIMLAR ÜRETKEN OLMAYAN YERLERE YAPILDI

Başbakan Binali Yıldırım İstanbul’a yapılmakta olan 3.Havalimanı için toplam yatırım miktarının 35 milyar dolar olduğunu belirtti.(18 Ekim 2016)Fakat maliyet sürekli artıyor ve yapıcı firmalar Devletten daha çok para talep ediyorlar.

Sözcü gazetesi yazarı Necati Doğru, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün maliyetinin Boğaziçi Köprüsü’nden 143 kat fazla olduğunu söyledi. “Boğaziçi Köprüsü 21 milyon dolara mal oldu” diyen Doğru “Tayyip Erdoğan döneminde yapılan Üçüncü Köprü’nün ise 3 milyar dolara mal olduğu açıklandı”

Erdoğan’ın sadece sarayının maliyetinin 2 milyar dolar olduğu , binlerce lüks aracın kullanıldığı , 300 odalı yazlık sarayların yapıldığı , onlarca lüks uçağın saray emrine alındığı , Devlet kadrolarının çok yüksek maaşlı sayısı bilinmeyen danışmanlarla doldurulduğu bu fetret döneminde GAP’a para bulunmadı !!!

***

Ülke kaynakların AVM’lere, saraylara, rezidanslara harcandığı bu ülkede neden tarımsal üretime sürekli katkı sağlayacak bir yatırımdan uzak duruldu? Kaldı ki bu yatırımdan yalnız AKP hükümeti değil, ondan önceki koalisyon hükümetleri de uzak durdular.

GAP, yalnız elektrik elde etmek için değil, en az bunun kadar önemli olan bir sulama projesidir. Mardin, Urfa, Antep, Diyarbakır bölgesi sulamaya kavuşsun ve modern tarım yapılsın, Türkiye’yi besler! Görenler bilir, bu bölgelerdeki uçsuz bucaksız ovaları.

GAP İdare Başkanlığı’nın rakamlarına göre; “Türkiye’de sulanabilir 8,5 milyon hektar arazinin yüzde 20’si, GAP Bölgesi’nde yer almaktadır.

“GAP kapsamında 22 baraj ve 19 hidroelektrik santrali ile sulama şebekelerinin yapımı planlanmıştır. GAP’ın tamamlanmasıyla 1,8 milyon hektar alanın sulamaya açılması, yılda 27 milyar kilovat-saat hidroelektrik enerji üretimi ile ülke enerji ihtiyacının büyük bir bölümünün karşılanması öngörülmüştür. Tarım, sanayi, enerji, ulaştırma, eğitim, sağlık, kırsal ve kentsel altyapı yatırımları ile Bölge’nin ekonomik ve sosyal göstergelerinin ülke ortalamasına getirilmesi, Bölge halkının refah düzeyinin yükseltilmesi hedeflenmiştir.

“ 2013 yılsonu itibariyle… Bölge’de sulamaya açılan alan 411.508 hektara ulaşmıştır.

30 yılda sulamaya açılması gerek tarım alanının ancak yüzde 23’ü sulamaya açılmış.Bir başka bilgiye göre, “GAP sulama yatırımlarının fiziki gerçekleşme oranı 2006 yılı sonu itibariyle yüzde 15’dir. 1995 yılından itibaren sulamanın başladığı Şanlıurfa-Harran Ovası’nda sulama başlamadan önce kişi başına düşen katma değer 596 dolar iken, 2004 yılında bu değer 1.135 dolar olarak gerçekleşmiştir.”

Sonuç olarak GAP büyük bir projedir ve sulama kısmı gereği ölçüde yapılmamıştır.

https://bianet.org/biamag/tarim/163335-gap-projesi-ne-neden-devam-edilmiyor

Naci Kaptan-  31 mayıs 2018

This entry was posted in Doga - Cevre - Ekoloji - Tarim, Ekonomi, ORTADOĞU ÜLKELERİ, TARIM - EKOLOJİ. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *