EMPERYALİZMİN SAHTEKARLIĞI * DAHA KAÇ KİMYASAL YALANINA İNANACAKSINIZ?

Nusret Kebapci
14.04.2018

DAHA KAÇ KİMYASAL YALANINA İNANACAKSINIZ?

Aslına bakarsanız emperyalizmin en belirgin özelliği
yalanıdır dersek sanıyorum yanlış yapmamış oluruz…

Hem şöyle bir düşünün…
Hiç yalana başvurmadan…

“Ben senin ülkeni işgal edeceğim, yer altı üstü tüm kaynaklarını da talan edeceğim…

Hatta
Ülkeni tamamen yıkıp…

Yeniden yapmak için ülkemin şirketlerine çıkar bile sağlayacağım…
Tabi bu kadarla yetineceğimi düşünemezsiniz…

Bunların yanında çeşitli yollarla önce ülkede milli kimliği temsil eden kurucu lider adı, heykelleri, ulusal sembol, marş…Bu türden ne kadar kavram varsa hepsini ortadan kaldırıp sonrasında da demokrasi adı altında ülkenizde ne kadar etnik ve dinsel kimlik varsa o kadar da parçaya ayıracağım ki…

Bir daha ortak değerleri, tarihi, dili olan birleşik bir ulus olarak karşımıza dikilip çıkarlarımıza engel olamasın…”

Diyen

Bunu açıkça dile getirebilecek bir tane emperyalist devlet var mı?

Peki, olabilir mi?

Elbette olamaz hem zaten son iki yüz yıldır çok fazla bir şey de değişmedi.
Bir zamanlar medeniyet götürüyoruz diyerek ülkeler ele geçirilirdi.

Şimdi ise insan hakları…
Demokrasi…
Özgürlük denilerek.

Tabi toplumun bu tür yalanlara inanmasını sağlamak için de neredeyse tüm medyanın
ele geçirildiğini sanırım söylemeye bile gerek yok.

Zaten böyle olmamış olsa…Emperyalistler, saldırganlıklarına nasıl haklılık kazandırabilirlerdi öyle değil mi?

İşte tüm bunlar bugün Suriye için kullanılmaktadır…

Önce hemen her ülkede olduğu gibi emperyalist batı tarafından desteklenen çeşitli örgütleri harekete geçirmek…

Ardından
Onları silahlandırmak…

Hatta yetmediğinde neredeyse 100 ülkeden yüz binlerce cihatçı ve psikopat katili ülkeye doldurup…

Araç, gereç, silah ve mühimmatla donatıp…
Sonrasında da…
Başka türlüsü açık işgal sayılacağından…

Sözde

Terörle mücadele etmek adı altında ilgili ülkeye müdahil olmak…Bu arada da Suriye devleti ülkesini korumaya çalışıp teröristleri etkisiz hale getirmeye kalkınca da…

“Siviller öldürülüyor” gerekçesiyle ortalığı ayağa kaldırıp doğrudan silahlı müdahaleye zemin hazırlamak…İşte bugün; ortada daha henüz hiç bir kanıt yokken yapılan “kimyasal silah kullanılıyor” yaygarasının da…Batılı emperyalistlerin Suriye’ye saldırısına fırsat yaratmak dışında hiçbir anlamı bulunmamaktadır.

Tabi bu arada bizim ülkemizi yönetenlerin ABD’ye bağlılığına ve kraldan çok kralcı olmalarına da asla şaşırmıyoruz…

Neden mi?
Bakın şimdi

ABD’ nin Afganistan’a müdahalesinde kimin yanındaydılar? ABD’nin değil mi?

Ya Libya’da durum çok mu farklıydı, Libya’nın yıkılmasıyla ilgili toplantılar nerede yapıldı sanıyorsunuz?

Peki, Irak’da kimin yanındaydık?
Ve anlaşıldığı üzere Suriye ‘de de durum değişmiyor…

Demek istediğim…
Bir ulus için en önemli olan şey ulus bilincidir…
O ulursa bağımsızlığınızı koruyabilir…
Emperyalizme tavır alır, mücadele edebilirsiniz…

Ama o yoksa…

Kendinizi bir anda Müslümanlarca kutsal kabul edilen Miraç gecesinde bile
Müslüman ülkelere yapılan emperyalist saldırıyı destekler…

Müslüman kanını dökenleri alkışlar olarak bulabilirsiniz…

14–04–2018
Nusret KEBAPÇI

This entry was posted in ABD - AB - EMPERYALIZM, BOP, DIŞ POLİTİKA, KUMPAS-TEZGAH-ÜÇ KAĞIT, NUSRET KEBABÇI, YANDAŞ - ÇIKARCI - YAĞCILAR, YOZLAŞMA - AHLAKSIZLIK. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *