ÇATLA DA PATLA !
Bu sözü en son duyduğum yaşlar 7-8 olsa gerek . Mahallenin sonradan görme zengini miletvekili olmuştu. Hani “burnundan kıl aldırmaz” derler ya işte öyle biri .Herşeyi para sanan görgüsüz kaba saba, cahil. Bize akran oğlu da babası gibiydi. Bizler bezden çaputtan top yaparken görgüsüzün oğlunun rüyamıza giren topları vardı. Toplarının verdiği güçle takımı o kurar , kızdığını oynatmazdı . Birgün hep birlikte o şımarık çocuğa karşı çıktık . Baktı ki pabuç pahalı , ağlamaya başladı topunu kucakladı ve “çatlasanız da patlasanız da vermeyeceğim” diyerek gitti.
Çocuklukta söylenen bu söz Devleti yönetmeye çalışan birisine hiç mi hiç yakışmamıştır.
Tıpkı topun sahibi olan çocuk gibi.
Naci Kaptan
Avukat Atalay:
‘Çatlayın patlayın’ insanların
tepkilerini yükseltecek bir laftır
Seyr-i Sabah
03.04.2018 / Zafer Arapkirli
Gezi olayları zamanı Haziran hareketinin önde gelen isimlerinden avukat Can Atalay, Cumhurbaşkanı’nın ‘AKM’yi yıktık, çatlayın, patlayın’ sözlerini Seyr-i Sabah’a değerlendirdi. Atalay bu sözlerin insanların tepkisi yükselttiğini, herkese eşit uzaklıkta hitap etmesi gereken politikacıların bu tarzda konuşmaması gerektiğini söyledi.
© AA/ Serhat Çağdaş
Erdoğan: AKM’yi yıktık, çatlayın, patlayın
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Taksim’de yapılmakta olan cami ve yıkımı gerçekleştirilen Atatürk Kültür Merkezi (AKM) için “AKM’yi yıktık çatlayıp patlayın” dedi. Bu sözler toplumun büyük kesiminde tepki topladı. Gezi olayları zamanı Haziran hareketinin önde gelen isimlerinden Avukat Can Atalay, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sözlerini değerlendirirken yurttaşların bu kadar önem verdiği şeylere hakaret edilmesinin sonuçlarını yaşamaktan çekindiğini dile getirdi:
‘BİRİNE BİR İŞ VERDİYSENİZ SONRASINA KARIŞMAZSINIZ’
“Cumhurbaşkanı’nın böyle bir söz söylemesine bunca yıl sonra her şeye rağmen şaşırdık. Çatlayıp patlamadık. Ne yaptıysak onu yapmaya devam ediyoruz.
Cumhurbaşkanına teşekkür etmek lazım. Gezi’nin memleket ve hatta Ortadoğu için ne kadar önemli olduğunu hatırlatıp duruyor bizlere. Onun kadar güzel ifade edemiyoruz Gezi’nin önemini. Gezi fikriyle başa çıkamadığını söylüyor. Gezi bu topraklardaki umudun canlı kaldığının göstergesidir. Bir medeniyet projesidir. Kardeşçe yaşanabileceğine ilişkin somut bir işarettir.
Taksim Cumhuriyet Meydanı, Türkiye’nin çağdaş kent merkezi meydanıdır. Sadece İstanbul’un değil aynı zamanda Türkiye’nin. Cumhuriyet Meydanı yarım asırdır Türkiye’de insanların sevinçlerini tepkilerini ve taleplerini dillendirdiği en önemli mekanlardan bir tanesi ve bu yüzden başkalaştırılmak isteniyor.
‘HALKA KARŞI SİYASİ BİR PROVOKASYON YAPILIYOR’
Bugün kepçeler tekrar parka dalsa ve kışla yapmaya başlasa tam olarak aynı tepkinin oluşmayacağını düşünüyorum. Ben orda olurum, itiraz ederim. İstanbul’un en önemli yeşil alanının böylesi bir inatlaşma yüzünden betonlaşmaya açılmasını istemem. Ama insanlar siyasi iktidarın bu provokasyonuyla ne elde etmeye çalıştığını çok iyi görüyorlar ve bu yüzden çok daha temkinli olacaklardır. İnsanlara ‘patlayın çatlayın’ diyerek bir provokasyon yapıldığı çok açık değil mi? O zaman beceremediğini bugün başarma arzusu var. Böyle bir girişime karşı tepki ortaya konur. Bunun tarihen, siyaseten veya ahlaken ne kadar kötü bir şey olduğunu herkes bilir. Sadece bir siyasi elitin kendi iktidarını devam ettirmek için bir çaba içinde olduğunu herkes bilir. Bu açık bir provokasyon.
Neden aradan bu kadar zaman geçtikten sonra oraya beton bina dikmek için, kendi deyişleriyle binanın tasarımı ve içine konacaklarla alakalı tek bir belge dahi yokken ellerinde bunu yapıyorlar? Bunun bir simgesi var. Türkiye’nin merkezi Taksim’i başka bir yer haline getirmek istiyorlar. İnsanların kızlı erkekli yan yana gelerek eğlenmesini istemiyorlar. Beyoğlu’nda bu çok açık ortaya çıktı. Daha önce Beyazıt Meydanı’nda bunu yaptılar. Bu meydan şu anda neredeyse yok.
Gezi’den birkaç gün önce ‘iki ayyaş’ denmişti. ‘Çatlasınlar patlasınlar’ da buna benzer bir laftır. Siyasetçinin söylememesi gereken bir laftır. O bütün ülkenin sorumluluğunu almak zorundadır. İnsanların tepkilerinin yükselmesine neden olan sözler bunlar. Yurttaşların önem verdiği şeylere bu kadar hakaret edilmesinin sonuçlarını yaşamayız diye umuyorum.”
URL’yi kısaltın
