SANATÇI OLMAK ÜZERİNE * Ülkemizde sanatçı olmanın dayanılmaz hafifliği

Erdoğan’a ünlü isimlerden doğum günü ziyareti

Cumhurbaşkanı Erdoğan aralarında Orhan Gencebay, Ajda Pekkan, İbrahim Tatlıses, Yavuz Bingöl, Hülya Koçyiğit, Cengiz Kurtoğlu, Hasan Kaçan, Cemal Hünal, Kadir Çöpdemir, Sibel Can, Serdar Gökhan, Burak Hakkı, Demet Tuncer, yapımcı ve senarist Mehmet Bozdağ ile Osman Soykut’un bulunduğu ünlü isimleri Beylerbeyi Sarayı’nda kabul etti.

Naci Kaptan

SANATÇI OLMAK ÜZERİNE

SANATÇI ÖZGÜR RUHLU , İNSANİ DEĞERLERİ , DOĞAYI , HAYVANLARI SEVEN HAKSIZLIĞA  BASKILARA , FAŞİZME KARŞI DURAN , BU DURUŞUNU EYLEMLİ SANATINA DÖNÜŞTÜREREK ŞARKILARLA , ŞİİRLERLE , YAZILARLA , TİYATRO İLE, KARİKATÜRLERLE , ÇİZDİKLERİYLE , MİZAHLA TOPLUM ÜZERİNDE BASKI OLUŞTURANLARA DİRENEN KİŞİDİR . SANATÇI OLABİLMENİN RUHU BUDUR .
EĞER SANATÇI OLARAK BİLİNİP DE, ÜLKESİNİ YANGIN YERİNE ÇEVİREN , DÜNYANIN EN BÜYÜK YOLSUZLUKLARIYLA ANILAN , ÜLKESİNİ YANIZLAŞTIRAN , TÜM EVRENSEL DEĞERLERDE ÜLKESİNİ DİBE ÇEKEN , BÜYÜK TİYATO OPERA KÜLTÜR BİNALARI YAPMAK YERİNE BUNLARI KAPATAN ,DÜNYANIN EN BÜYÜK MAHKEMELERİNİ VE HAPİSHANELERİ YAPAN , BUYURGAN  OTOKRAT KİŞİ/LERLE BİRLİKTE SAF TUTANLARA EĞER SANATÇI DENİRSE !BU GERÇEK SANATÇILARA HAKSIZLIK OLMAZ MI ?

Topluma karşı sorumluluk: Sanatçı, içinde bulunduğu topluma veya temsil ettiği millete karşı sorumluluk duygusu taşır. Daha büyük ölçekte ise sanatçı tüm insanlığa karşı sorumluluk taşır. Bu sorumluluk ona gerçeği görebilmenin yanında gerçeği ifade etmek görevini de yükler.

Sanatçı düşünen, izleyen, dinleyen, gören, irdeleyip yargılayan, insanlığın, insan olmanın, yaşamın ne anlama geldiği üzerine kafa yoran ve duygularını, düşüncelerini estetik yolla ifade edebilendir. Sanatçının ruhu vardır. Sanatı bu ruhu yaratır. Sanatçı, duygularının dünyası yanında ruh ve ihtiyaçlardan doğmuş bir âleme de biçim verir. Sanatçı herkese benzemez. O duyar ve duyurur. O temizleyen, yükselten insandır.

Sanatçı, kelimenin en gerçek anlamı ile özgür olan insandır. Her yeni bilgi, sezgi ile başladığı için, sanatçı, bilginin ve filozofun daima önünde yürür; çünkü sanatçının görevi; bilgiyi aşarak, hayatı ve evreni saran sırrı aramaktır. Sanatçı, görmediğimizi görerek, sonra bize göstererek, çizgilerin, renklerin ve biçimlerin büyülü dilini bize öğreterek, tabiatı güzelleştirir.

Sanatçının bir diğer özelliği de gerçekleri görmesini sağlayacak olgunluğa ve sağduyuya sahip olabilmesidir. Doğruyu gözetmeyen, doğruları göremeyen, sanatında ve yaşamında gerçeği idrakten aciz olan kişilerin sanatçı olması mümkün değildir.

Sanatçı; bütün’ün çıkarlarını dile getirmelidir. Büyük sanatçı kuvvetini bütünden alır. Sanatçı toplumu yansıttığı orantıda değer kazanır; toplum sanatçının geniş ölçüde faydalanması gereken bir kaynaktır. Okuyucu yazarını kendisinin seçtiğini sanır, hiç de öyle değil! Okuyucusunu seçen sanatçıdır.

Gerçek sanatçı yaratıcıdır, imgelemesini diğer insanlarda yaşatmak için yapıtlar yaratır. Kişiliğini kazanmak istiyen bir sanatçı, uzun yıllar hazırlanır, başka sanatçıların etkilerinden kurtulur, kendine özgü bir estetik yaratmasını bilir.

This entry was posted in DEMOKRASİ-ÖZGÜRLÜK, HAYATIN İÇİNDEN. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *