Pala…

Pala…

Bekir Coşkun
10 Temmuz 2013
Cumhuriyet

Sen karanfilini salla…
O palasını alıp geldi mi…

*

“Şunu bir tartışalım” de istersen…
O terbiye yoksa…

*

En yakın sosyal medyaya bakın; küfürsüz bir tek eleştiri yok…
Zekâsı o kadar olduğu için, kendini başka türlü ifade edemez…

Dili pala…

Mizah, nükte, ironi, düşünce, fikir, bilgi, zekâ…
Neyiniz varsa döktürün,
onun aklına doğrudan “ananız” gelir diyelim…

Kestirme…

Pala her yerdedir…
TBMM’de palası yanında değildi, kafasını kullandı mesela…

Kafa attı…
Hep liderin kafası ile el kaldırdı, el indirdi…
Kendi kafası stepne lastiği gibi gövdenin üzerinde öyle işlevsiz durdu…

İlk kez o an kendi kafası aklına geldi…
İndirdi…

*

Demokrasi kültürü olmayanla demokrasi olmaz…
Diyelim ki sandığa gidildi…
Sen yırtın…

Öldürmeyi bildikleri gibi diriltmeyi de biliyorlar haliyle…
Ölüleri yazdırdılar seçmen olarak…

Rahmetli mezardan çıkıp “Kabirde arkadaşlarla dinledik, Kemal Bey salı günleri hakikaten çok güzel konuşuyor” diye oy verecek değil…

*

İstediğin kadar “demokrasi” de…
Telefonla konuş göreyim…
Ertesi sabah, yaşamının bir bölümünü kesmek üzere pala ile gelir kapıya…

*

Demokrasinin kaynağı sandıkta ya da merkezi parlamentoda yoksa…
Meydanda hiç arama…

Senin dilinde güzel sözcükler olsun…
Elinde karanfil…
Aklında özgürlük…
Yüreğinde sevgi…

*

Onun dilinde küfür…
Aklında intikam…
Yüreğinde kin…
Elinde palası…

*

Çıkıp geldi mi…
Bilmiyorum artık,
ne diyeceksin Osman…

This entry was posted in Bekir Coşkun yazıları, DEMOKRASİ-ÖZGÜRLÜK, DEVRİM VE KARŞI DEVRİMLER, FAŞİZM, Politika ve Gundem. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *