AKIL FİKİR YAZILARI * R-Kompleksinden Arınmış Bir Yıl Diliyorum!.. * Kurguyu yaratan lider ise mutlu bir gelecek yerine geçmişin kendince kara sayfalarına atıfta bulunarak karşılaşılan eski düşmanlıkları gündeme taşımakta ve kişileri bu düşman kavramına yönelterek mantıklarını hapsetmektedir.

 

Erdal Akalın (01.01.2018)

R-Kompleksinden Arınmış Bir Yıl Diliyorum!.. 

Birçok sosyolog ve psikolog, özellikle XX. Yüzyılın ortasına doğru dünya insanlarından bazılarının içine düştükleri mantıksızlık sorununu çözmek için çabalamışlardır.  Bazı Afrika ve Güney Amerika ülke toplumlarının duçar olduğu bu tablonun, nasıl olur da Almanya ve İtalya gibi ülkelerin insanlarını da etkilediğini araştırmışlardır.   Zira bu Avrupalı toplumlar, bilim ve fen yönünden başarılı eğitimler kazandırılmış ve özellikle mühendislik gibi mantıksal doğrulara koşut bir kafa yapısına sahip bireyler olarak bilinmiştir.

Konuya en doğru yanıtı sosyoloji uzmanı Mac Lean vermiştir.  Bu araştırmacı, her insanın beyninde bulunan bir bölgenin bir şekilde etki altına alınarak, sadece ilkel içgüdülere teslim edilmiş olduğunu ve böylece de mantıklı düşünebilmek yetisinin yok edilebildiğini söylemiştir.  Bu yaklaşıma ‘R-Kompleksi’ adını vermiştir Mac Lean.   Yani ‘Sürüngen Beyin Kompleksi’.  (R-Kompleksi’nin açılımı da sürüngen sözcüğünün İngilizce karşılığı olan ‘reptile’ kelimesinden türetilmiştir).

Mac Lean, özellikle Almanya toplumunda ortaya çıkan R-Kompleksi’ne duçar olmuş insanların sonu milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine ve akıl almaz boyutta tahribatlara yol açan II. Dünya Savaşı’nın sorumluları olduğuna inanmaktadır.  Hitler ve arkadaşlarının sistemli olarak uyguladığı yöntemlerle sürüngen beyinli insanlar haline dönüşerek toplumlarını ve dünyayı olumsuz etkilemişlerdir.

İnsanları R-Kompleksi sorunlusu haline getirmek için uygulanan yöntemlerden ilki, kişileri bir özel gruba dâhil etmekle başlamaktadır.  Bu kurgu, “bizler ve ötekiler” diye ayrıştırılmış bir grubun yaratılması ile oluşturulmaktadır (yakinen izleyebileceğimiz bir sosyal mühendislik becerisidir).   Bu gruba katılan birey, kendi grubunun dışladığı ötekileri düşman olarak görmektedir.  Kurguyu yaratan lider ise mutlu bir gelecek yerine geçmişin kendince kara sayfalarına atıfta bulunarak karşılaşılan eski düşmanlıkları gündeme taşımakta ve kişileri bu düşman kavramına yönelterek mantıklarını hapsetmektedir.

Stratejinin ikinci ayağı, yaratılan ve var olduğu iddia edilen düşmanın üzerinden topluma korku salmaktan geçmektedir.  Bu yöntemde ise; lider hükmetmek istediği gruba bir veya birçok düşman göstermektedir ve bunun üzerinden korku yaratmaktadır.  Korkuyu aşmak için ise aralarında dayanışmanın zorunlu olduğuna kişileri kışkırtarak ikna etmektedir.   Son aşama ise gruba katılmış R-Kompleksi tutsaklarını düşündürmemek ve böylece insanların mantıksal doğrularının işlemesine engel olmak hüneridir.

R-Kompleksi ile yaratılan yeni insanlar, artık lideri ile özdeşlik kurmak için hazır konumdadırlar.   Bu birliktelik sonrası ortaya kindar fertler çıkartılmaya başlamakta ve ötekilerden intikam almak duygusu keskinleştirilmektedir.

İşte bu tablo, mantık dokusu yenilmiş ve baskılanmış ve de düşünce dünyası ilkel içgüdülere teslim edilmiş toplumun acıklı noktaya evirilemeye başlamış yeni tutsaklığıdır.   Bunu başaranlara ise diktatörler deniyor tarihten gelen örnekler nedeni ile!

Bu konuyu ülkemizde de işleyen yazarlarımız, düşünce insanlarımız ve araştırmacı kimlikli insanlarımız bulunmaktadır.   Örneğin; Sayın Mümin Sekban’ın “Her Şey Beyinde Başlar” başlıklı kitabı dikkate değerdir.

Biz ise, AK-ŞAKA köşesi olarak yeni yıla girerken özet bir düzenleme ile artık bir hastalık sayılan bu kompleksi siz okurlarımız ile tanıştırarak, toplumumuzun uyanık davranması ve asla mantık çizgisinden kopmaması için temenni de bulunmak istedik.  Bizde de acaba dindar ve inançlı insan olmak faktörü R-Kompleksi yaratmak için bir unsur olarak kullanılmakta olabilir mi diye düşünmeden de edemedik.  Takdir sizlerindir!..

Kıssadan hisse:  Ölüm yıldönümü anımsanırken merhum Mehmet Akif bizimle bu bölümde;

“Müslümanlık nerede? Bizden geçmiş insanlık bile;

  Âdem aldatmaksa maksat, aldanan yok nafile;

  Kaç hakiki Müslüman gördümse, hep makberdedir;

  Müslümanlık bilmem ama galiba göklerdedir!”                                                                                          

This entry was posted in AKIL FİKİR YAZILARI. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *