TEK ADAM YÖNETİMİ * GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM* Bu Anayasa değişikliği; Egemen Dış güçler tarafından Türk Milletine dayatılmış, seçim sonuçlarına yapılan hukuk dışı müdahalelerle Evet oylarının fazla çıktığı ilan edilmek suretiyle yapılmıştır.

Mustafa ACER / macer@ttmail.com 
06 Haziran 2017

GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM

Anayasa değişikliği ile Tek Adam yönetimine geçilmiş olmaktadır.

Bu durum; Türkiye’nin Bağımsız, Demokratik, Laik, Hukuk devleti olma özelliğinden ve Cumhuriyet kazanımlarından vazgeçmek anlamına gelmektedir.

Bu Anayasa değişikliği; Egemen Dış güçler tarafından Türk Milletine dayatılmış, seçim sonuçlarına yapılan hukuk dışı müdahalelerle Evet oylarının fazla çıktığı ilan edilmek suretiyle yapılmıştır.

Bu sonuç; Tek Adam yönetiminde güven ortamının kalmadığını ve hukukun adaletli bir şekilde işletilmesinin mümkün olmadığını göstermiştir. Bundan sonra yapılacak seçimlerde; yönetimin isteği dışında bir sonucun çıkmasına müsaade edilmeyeceği de görülmektedir. Bu nedenle, Yüksek Seçim Kurulunun yapacağı seçime güven kalmamıştır. Onun için, seçim güvenliğini almak ve seçim sonuçlarını değerlendirmek, demokratik kuruluşlar ve Siyasi Partilerin alacağı tedbirlerle oluşacak kontrol mekanizmaları ile denetlenmek zorunda kalacaktır.

Bugün geldiğimiz noktada, Tek Adam rejiminden kurtulmanın yolu; Demokratik Hukuk devleti anlayışına inanan kadroların iktidarda çoğunluğa sahip olarak, ilk seçimlerde Atatürk İlke ve Hedeflerine inanan, Demokratik bir adayı Cumhurbaşkanı olarak seçmekten geçmektedir.

Bugün Türkiye’deki Siyasal Partilerin çoğunluğu; Egemen Dış Güçlerin kontrolünde, AKP’nin iktidarda kalması ve Tek Adam rejimine dönüştürülerek, ülkenin kontrol altında tutulması için programlanmış ve Siyasi kadrolar etki altına alınmıştır.

Bu durumu;

– 2002 Yılında ekonomik kriz yaratılarak erken seçime gidilmesinde,

– AKP’nin tek başına iktidara taşınmasında,

– R. T. ERDOĞAN’ın Siyasal yasaklılığının kaldırılması ve Siirt’ten Millet Vekili yapılmasında,

– R. T. ERDOĞAN’ın Yahudi Teşkilatlardan “Üstün Cesaret” ödülü almasında,

– İktidarın BOP Eşbaşkanlığında görevlendirilerek, Ortadoğu’nun kan, ızdırap ve gözyaşına boğulmasında,

– Abdullah GÜL’ün Cumhurbaşkanı seçilmesinde,

– Abdullah GÜL’ün İngiltere Krallığından “Dizbağı Nişanı” almasında,

– Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk gibi düzmece davalarla Vatansever insanlara kumpas kurulmasında,

– Çözüm süreci saçmalığının yaşanmasında,

– Federasyona geçiş için gerekli birçok düzenlemenin yapılarak, yasaların TBMM’den geçirilmesinde,

– Kozmik odaya girilmesinde,

– Vatansever Komutanların Ordudan tasfiye edilmesinde,

– Kaset operasyonu ile CHP’de yönetim değiştirilmesinde,

– MHP’de yapılan kaset operasyonu ile bazı Millet Vekillerinin tasfiye edilmesinde,

– Ekmeleddin İHSANOĞLU’nun aday gösterilerek, R. T. ERDOĞAN’ın birinci turda Cumhurbaşkanı seçtirilmesinde,

– Yolsuzluk operasyonlarında,

– 12 Eylül 2010 Anayasa oylaması ile yargının siyasallaştırılmasında,

– 15 Temmuz 2016 Darbe girişiminde,

– 16 Nisan 2017 Anayasa oylaması ile Türkiye Cumhuriyetinin, Tek Adam rejimine dönüştürülmesinde,

Ve daha birçok siyasi konuda Egemen Dış Güçlerin Türkiye’nin siyasi hayatına müdahalesini görebilirsiniz.

Bu kısır döngüden kurtulmanın tek yolu; Türk Milletinin kendi gücüne güvenerek, Bağımsız, Demokratik, Laik, Hukuk Devletini Çağdaş uygarlık seviyesine çıkarmak için Atatürk İlke ve Hedeflerinde birleşmesi ve geleceğine sahip çıkmasıdır.

“Hangi istiklal vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin. Tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir.” Mustafa Kemal ATATÜRK

This entry was posted in AKIL FİKİR YAZILARI, ANAYASA, CUMHURİYET - DEMOKRASİ - ÇAĞDAŞLIK, DEMOKRASİ-ÖZGÜRLÜK, FAŞİZM. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *