Necati Doğru
necatidogru@sozcum.com
29 Haziran 2015
Sözcü
Top sesleri!
Bir hafta önce durmuştu. Top sesleri, dün yeniden başladı. Kilis’te tedirginlik arttı. Kilisliler, “Şam’da Emeviye Camii’nde cuma namazını kılacağız” diye hesapsız-kitapsız atıp savuran Türk Başbakan sesi işittiler fakat gördükleri; “kandan, ölümden kaçan 2.5 milyon Suriyelinin Türkiye’ye sığınması” oldu. Dün yeniden başlayan top sesleriyle yeni 10 milyon Suriyeli daha Türkiye’ye gelebilir.
Sınırımız can pazarı.
Suriye kaçılan ülke.
Irak kan-revan ülke.
Türkiye sığınılan kucak.
Kucak da doldu bitti.
IŞİD’in Suriye ve Irak’ın yarısını işgal etmesi, ABD’nin de Büyük Ortadoğu Projesi’ne (BOP) uygun “Büyük Kürdistan kurulmasının” alt yapısını hazırlamak için PKK-PYD-BARZANİ güçlerine savaş uçakları ile hava desteği vermesi bizim ülkemizin 911 kilometrelik Güneydoğu sınırında basınç yarattı.Basınç dayanılmaz oldu.
Basıncın dayanılmaz olacağı kestiriliyor, hesaplanıyor, biliniyordu. Bilindiği için daha 2 yıl öncesinde; Hatay’ın güneyi ile Kerkük’ü de içine alacak şekilde Misak-ı Milli Sınırına kadar bir ileri güvenlik bölgesi kurulması düşünülüp, dile getirilmişti. Bu Türk Ordusu’nun komşu topraklarını işgali olmayacaktı. Tersine komşu ülke insanlarını kendi topraklarında güvenle yaşatmak olacaktı. Can telaşına düşen bu insanlar da Türkiye’ye kaçıp sığınan mülteciler durumuna düşmeyecekti.
“ABD, Esed’in işini bitirecek, biz de Şam’da cuma namazı kılacağız, Türk halkına da Esed’i biz devirdik havası atacağız, oylarımızı çoğaltacağız” heveslileri oyunu sezemedi, durumu okuyamadılar. 2002’de İktidara geldiklerinde “Kandil’e kadar askeri harekat yapabilen Türk Ordusu’nun 2014’te Süleyman Şah Türbesi’ni geri çekerek cephe düzeltmesi yapmak zorunda kalacağını” bile okuyamadılar.
Hiçbir şeyi okuyamadılar.
Mayınlar altında ezildiler.
Hatırlayınız, Güney sınırımızdaki “Mayınlı toprakların mayından temizlenerek Kürt-Türk- Arap-Süryani- Alevi-Sünni ayırt edilmeden yoksul topraksız köylülere hakkaniyet ölçüleri içinde bir plan ve projeyle verimli üretim yapmaları için dağıtılması“ çözümü vardı.
TSK gözetiminde olacaktı.
Mayınlar temizlenecekti.
Ne oldu mayınlı topraklar?
Temizlenemedi. Çünkü sınırımız savaş, ölüm, kan, revana dönüştü, mayın temizliği mecburen ertelendi.
Dün Kilislilerin, bir hafta sonra yeniden duymaya başladıkları top sesleri, “Türkiye’nin hem IŞİD ve hem de “Büyük Kürdistan kurulması davasına gönül koyanlarla” aynı anda karşı karşıya gelindiğini anlatıyor. Türkiye’nin sınırında; “ABD’nin BOP Projesi yan ürünü olan IŞİD şeriat devleti ve İsrail koridorunda ABD desteğinde PKK ise Kürt devleti kurmak” peşindeler.
Top sesleri yaklaştı.
Ankara’da toplantı var.
MGK bugün toplanıyor.
SÖYLEŞİ
2 haber!
Çok düşündürücü, dikkat çekici iki haber yan yana geldi: Birinci Haber: Hakim ve Savcıların Emlak Konut GYO’dan 100 bin liraya varan indirimler tanınarak lüks konut aldıklarını yazan ve bu hakimlerle savcıların isimlerini de yayınlayan Canan Coşkun adlı genç gazeteciye 23 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İkinci Haber: Maden ruhsatlarının verilmesi yetkisinin Maden Dairesi’nden alınarak Başbakanlığı döneminde Tayyip Erdoğan’a bağlanmasını ve bu bağlanmadan sonra da bazı işadamlarına ruhsatların çok hızlı verilmesini haber yapan İsmail Altınsoy ile Turhan Bozkurt adlı gazetecilere de soruşturma açıldı.
